Nisan 22, 2025

Ay ve Dünya

Sürüngenlerin Dünya'ya hakim olduğu dönemde, yani yaklaşık 200 milyon yıl önce, bir yıl 385 gün­dü... Çünkü, bu etkileşimle Dünya'nın Güneş etrafındaki dönme hı­zı değişmiyor; sadece kendi ekseni etrafındaki dönme hızı etkileniyor­du ve bir gün bugünkü ölçeklere göre 23 saatti... Daha eskilere gidil­diğinde, Dünya'nın kendi ekseni etrafındaki dönme hızının arttığı, do­layısıyla günlerin kısaldığı görülü­yor. Örneğin, bitkilerin suyu terke-derek kıyılara çıkmaya başladığı 400 milyon yıl öncelere gittiğimiz­de, yılın 405 gün, günün de 21.5 sa­at olduğu anlaşılıyor. İlk omurgalı hayvanların ortaya çıkmasından he­men önce, yani denizlerin henüz yeni evrimleşmiş zırhlı omurgasız hayvanlarla tamamen dolduğu 600 milyon yıl önceleri de, bir yıl 425 gün, bir gün ise 20 saatti.

Ay ve Dünya

Ame­rikalı bilim adamı J. Wells'in kısa bir süre önce, belirli mercanların vücutlarındaki katmanların sayıl­masına dayalı olarak geliştirdiği yönteme ve gözleme dayalı bilgiler. Wells'in yöntemi, denizlerin gel­git bölgesinin etkin olduğu, yani suyun tamamen çekildiği ve daha sonra yükseldiği bölgelerde yaşa­yan bazı mercan türlerinin, suyun gelişine göre yaşamsal işlevlerini arttırmaları gerçeğine dayanıyor. Çünkü, mercanın vücudunda, gel-git'e bağlı olarak ince bir kalker ta­bakası birikiyor. Gelişmiş bir mik­roskopla yapılan gözlemlerde, bu mercanlarda bir yılda 365 tabakanın biriktiği görülüyor. Yaz ve kış etkinliği ısı değişikliklerinden dolayı birbirinden farklı olduğundan, yıllar sonra bu katmanları birbirinden ayır­mak da kolaylaşıyor. Çok eski dö­nemlerden kalan fosil kalıntıların­dan, katman sayıları da jeolojik de­virlere göre karşılaştırılıyor ve bu karşılaştırmada eskiye gidildikçe kat­man sayılarında artma, yani Dün-ya'nın kendi çevresinde dönme hı­zındaki artma belirleniyor. Aynı je­olojik katmanlarda bulunmuş olan­larda eşit sayıda tabakanın bulunma­sı, Wells'in yönteminin kesin bir doğrulukla işlediğini kanıtlıyor.

Ay ve Dünya

Birçok canlının yıllık ve günlük ritmik hareketinde, Ay'ın etkisinin büyük bir önemi olduğu su götürmez bir gerçek... Özellikle, akşam karan­lığında aktif hale geçen birçok canlı türü, çiftleşme, yumurta bırakma ve hatta göç etme gibi eylemlerini Ay'ın dönemlerine göre ayarlıyor. Bazı yengeç türleri, kıyılara ancak dolu­nayda çıkıyor ve bazdan da dolunay­da yumurta bırakıyor. Belki bu ne­denle, insanlık tarihi boyunca, mito­lojik olarak bazı doğaüstü yaratıkla­rın ve anormal canlıların ortaya çıktı­ğının ve korkutucu eylemler yaptığı söylenceleri Ay'ın dönemleri ile ilişkilendirildi... Birçok memeli hayva­nın, örneğin kurtların, çakalların ve diğer yırtıcı hayvanların uluma ve saldırma eylemlerinin Ay'ın dönem­lerine göre değiştiğine ilişkin gözlemler, henüz günümüz bilimince ye­teri kadar açıklanamadı... Böylesine benzer bir etkinin, bilimsel olmamak­la birlikte insan psikolojisi üzerine de etkisi olduğu hâlâ söyleniyor. Ancak, çoğunlukla Batı toplumlarında sözü edilen efsanevi "Kurt Adam"ın, Ay'ın etkisiyle doğrudan ilişkisi oldu­ğu söylenemez; bunun bilimsel bir dayanağı yoktur... Sinema ve edebiyatta masalsı bir biçimde işlenen bu olayın, ancak pek ender olarak do­ğumla ortaya çıkan "genetik bir hata" olarak açıklamak mümkündür...

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Uydu ve Yaşam

Uydu ve Yaşam

Ay’ın Yüzeyi ve Dünya

Ay’ın Yüzeyi ve Dünya

Ay ve Dünya

Ay ve Dünya

Kolomb ve Ay Tutulması

Kolomb ve Ay Tutulması

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Gizlilik

probiyotik

Uydu ve Yaşam

bubble30
Nielawore

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun