Eğitici video oyunları geliştiricisi olan Marc Prensky aynı zamanda “dijital yerliler” terimini 2001 yılında ortaya atarak bir dizi tartışmayı başlatan bir yazar. Prensky teknolojiyle küçük yaşlarda tanışan dijital yerlilerin beyinlerinin, sonradan teknolojiye ayak uydurmak için çırpınan dijital göçmenlere göre, fiziksel olarak daha farklı olduğunu iddia ediyor.
Eğer bilgiye ulaşmak için internetten önce kitaplara başvuruyor, ilk defa kullanacağınız bir bilgisayar programının kendisini size öğreteceğini düşünmeyip kullanım kitapçığına yöneliyorsanız dijital bir göçmensiniz. Prensky’e göre dijital yerliler, bilgiyi anne babalarına göre daha farklı işliyor. Bloglar, wikiler, web sayfaları, anında mesajlaşma gibi Web 2.0 teknolojilerini daha rahat kullanmaları bunun bir göstergesi. İddiasına kanıt olarak sunduğu bilimsel çalışmalar ise çok da ikna edici değil.
Örneğin, kanıtlarından biri kötü koşullarda yaşayan farelerin iyi koşulları olan bir ortama konulduktan sadece iki hafta sonra algı merkezlerinde görünür değişiklikler olması. En ikna edici kanıtı ise yabancı bir dilin öğrenilmesi sırasında çocuk ya da yetişkin olmamıza bağlı olarak beyinde değişik bölgelerin çalışması. Bir müzik aleti çalmayı ya da bir jonglör gibi birden fazla topu havada atıp tutmayı öğrenme sırasında beynimizin geliştiğini ortaya koyan çalışmalar da var. Bu bağlamda yeni gelişmelerle devamlı değişen internetin bizi sürekli yeni şeyler öğrenmeye yönlendirmesi ile dolaylı yoldan beynimizi geliştirdiği de söylenebilir.
Yorumlar
Gerçekten farklı bir bakış açısı
İnsanlar yaşadıkları dünyadan kopuyorlar
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız