İnsan embriyonunun boyu, oluştuğu anla doğum arasında geçen 9 ay boyunca tam 500 bin kere büyüyor. Daha sonra insanoğlu, ergenlik çağına kadar sadece 3 ya da 4 misli büyüyor. Hayvanlarda ve bitkilerde bu hızlı büyüme hiçbir zaman başlangıçtaki hücrenin basit bir biçimde irileşmesiyle gerçekleşmiyor. Canlı organizmanın gelişmesi, zaman içinde birbirine eklenen üç ayrı fenomenden oluşuyor.
İlk aşamada, yumurta hücre birbirine benzeyen çok sayıda hücreye dönüşüyor. Ardından, bu hücreler belli bir mimari çerçevesinde örgütlenmeye başlıyorlar. Ve son olarak, bu hücreler farklılaşıyor ve sinir sistemi ve kemik gibi özel bir takım dokulara dönüşüyor. "Büyüme genleri", hücre bütününün içinde oluşan bu yeni hücreleri belli noktalara yönlendiriyorlar. Bitkilerde bu yönlendirme yukarıdan aşağıya, hayvanlarda ise karından sırta doğru gerçekleşiyor. Öte yandan bu hücreler, farklılaştıkları sürece çoğalma kapasitelerini aşamalı olarak kaybetmeye programlanmış durumdalar... Komşu hücrelerle ilişkiye girdiklerinde ya da büyüme faktörlerinin etkisiyle, bu hücreler özel genler oluşturuyorlar.
Bu genler ise farklılaşmayı daha da etkili hale getiriyor. Doğum anında aslında bu farklılaşma hemen hemen bitmiş bulunuyor; sadece bazı dokuların büyümesi devam ediyor. Bu dokuların büyümesini hormonlar yönlendiriyor. "Oksin", "gibberalin" ve "sitosin" gibi hormonlar bitkilerde bu işi üstleniyorlar. Memelilerde ise bu İşin orkestra şefliğini hipofiz tarafından salgılanan "büyüme hormonu" gerçekleştiriyor. Tiroid ve cinsel hormonlar da bazı organların büyümesinde önemli rol oynuyor. Yetişkinlik çağında, bazı küçük istisnalar dışında büyüme sona eriyor. Ancak, çok ender de olsa bazı durumlarda anormal büyüme durumları ortaya çıkabiliyor. Aslında, "hücrelerin çoğalmasında genlerin kontrolü bir ölçüde yitirmeleri" demek olan bu duruma, tıp biliminde "kanser hücreleşmesi" adı veriliyor.
Yorumlar
Cidden aslında ne kadarda çok büyüyoruz
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız