İstanbul’un güzelliğine diyecek hiçbir kelime yok ama sahip olduğu deprem riskine de söz söylenemez. Hepimizi en içten etkileyen son dönemde on şehrimizi etkiliyken depremden sonra gündeme delen büyük İstanbul depremi, beni İstanbul’un yaşadığı depremleri merak ettirdi ve başladım araştırmaya. Aslında İstanbul bundan asırlar önceden gelen deprem furyalarıyla zaten dikkate değer bir şehrimiz. İstanbul’un kayıtlara geçmiş ilk depreminden başlayalım isteseniz...

Bizans İmparatorluğu döneminde(330- 1453) İstanbul ile çevresinde ve Doğu Akdeniz bölgesinde irili ufaklı birçok deprem meydana gelmiş ve bu depremler Bizanslı tarihçiler tarafından kayıtlara geçirilmiştir.

330 yılında Büyük Roma İmparatorluğu'nun yeni baş kenti olan Byzantion (İstanbul) bu tarihten önce de pek çok deprem yaşamıştı. Denildiğine göre, İstanbul M. Ö. 500 ile M. S. 1890 arasındaki 2 bin 390 yıllık sürede, 584 deprem felaketiyle karşılaşmıştır. 330 yılından itibaren İstanbul ve çevresinde meydana gelen ve Bizanslı yazarlar tarafından aktarılan depremlerin ilki, 342 yılına rastlar ve daha çok imparatorluğun doğusunda tahribat yapar.

Gözümüzü 358 yılına çevirdiğimizde İzmit merkez üssü olan kuvvetli bir deprem yaşanır ama İstanbul bu depremden fazla etkilenmez. Ancak 358 yılının 24 Ağustos'unda Karadeniz'in güney kıyı şeridi boyunca, Makedonya'ya kadar uzayan geniş bir bölümü içine alan ve en büyük tahribatı Kocaeli bölgesinde yaparak İzmit şehrini yok eden korkunç deprem, İstanbul'da da şiddetli bir şekilde hissedilir.

V ve VI. Yüzyıl'lar belki de İstanbul'un sayıca en çok deprem yaşadığı asırlar olmuştur. Tarihçiler sadece V. Yüzyıl'ın ilk çeyreğinde 402, 403, 407, 412, 417 ve 423 yıllarında İstanbul'un arka arkaya sallandığını belirtirler. Ama bu depremlerin şehre ne ölçüde zarar verdiğini ayrıntılarıyla bilmemekteyiz. Bu sebeple, bu depremlerin orta büyüklükte sarsıntılar olduğu düşünülmektedir.