MS 570’te Hindistan’da ortaya çıkan satranç hakkında daha önce izine rastlanmamıştır. Satranç, yapılan araştırmalara göre Hindistan’ın resmi belgelerinde yer almıştır. Sonrasında tüm dünyaya yayılmış ve nesillerce oynanan popüler bir oyun haline gelmiştir.

Ortaya çıkışıyla ilgili kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, çeşitli efsaneler dilden dile aktarılmıştır.

En bilinen efsaneye göre, Hindistan’da savaş yapmaya doymayan bir kral varmış. Kral yeni savaş stratejilerini denemek için çevre ülkelere sürekli savaş açarmış. Ortada savaşacak bir konu yokken bile kral bir sorun bulur ve mutlaka savaş açarmış. Bu yüzden yıllarca halk huzur içinde yaşayamamış.

Ordu da halk da artık durumdan bıkmış ve bir çözüm yolu bulmak için Hindistan’ın en bilge kişisine danışmışlar. Bilge herkes tarafından sevilen ve zekasıyla herkesi büyüleyen biriymiş. Bilgeye uzun uzun durumu anlatmışlar. Bilge biraz zaman istemiş ve uzun uzun düşünmüş. Kralı ikna etmenin ne kadar zor olduğunu biliyormuş ama yine de bir çözüm yolu düşünmüş.

Bir hafta sonunda çözüm bulan bilge kralın huzuruna çıkmış. Kral tarafından da sevilen bilgeye, kral sebebi ziyaretini sormuş. Bilge, izni olursa kendisine bir hediye sunacağını söylemiş. Bilgenin elinde bir kutu varmış ve herkes kutuda ne olduğunu merak etmiş.

Bilge kutuyu takdim edince kral, kutudan küçük farklı nesneler çıkarmış ve incelemeye başlamış. Nesnelerin ne olduğunu anlamayınca bilge anlatmaya başlamış.

“Kralım, herkesin bildiği gibi siz savaş stratejileri yapıp onları denemeyi çok seviyorsunuz. Ben de size farklı stratejileri deneyebileceğiniz bir oyun tasarladım. Oyundaki objeler bir insanı temsil ediyor. Siz, şah olarak adlandırdığım bu taşsınız. Bu taş da veziriniz.” diye tüm oyunun ayrıntılarını anlatmış. Kral oyunu beğenmiş. Hatta kral oyunu o kadar beğenmiş ki bir daha savaş yapmamış.

Kral bilgeye “Dile benden ne dilersen” demiş ve bilge kraldan, buğday istemiş. Buğdayı satranç tahtasındaki ilk kareye 1 buğday tanesi, ikinci kareye 2, üçüncü kareye 4, dördüncü kareye 8; yani her kareye bir öncekinin 2 katı buğday konulacak şekilde 64 karenin tamamlanacağı şekilde istemiş. Kral bilgenin bu isteğine çok şaşırmış ama adamlarına bilgenin istediği buğdayı hesaplatmış. Bilgenin istediği buğday 1000 yılda anca üretilebilecek kadarmış. Kral bu durum karşısında bir kez daha bilgenin zekasına hayran kalmış.