BUNDAN MEDET UMULUR MU? EN TUHAF TIBBİ TEDAVİLER -Friendz10
Birazcık nostaljiyi hepimiz severiz ama durup düşününce bilim ve teknoloji iyi ki ilerledi değil mi? Mesela geçmiş tarihleri düşündüğümüzde tıbbın olduğu nokta benim geçmişte olmak istemeyeceğim bir nokta mesela. Modern tıbbın gözünü seveyim. (:
Bugün geçmişteki en tuhaf tıbbi tedavilere beraber göz atalım.
BİR KAVANOZ OSURUK
Evet doğru okudunuz. 1660'larda Londra'da yaşanan Büyük Veba korkutucu bir dönemdi. Halk sağlıklı kalmak için kendi osuruklarından oluşan bir kavanozu koklamak da dahil olmak üzere hemen hemen her şeyi yapmaya hazırdı.
O zamanlar doktorlar vebanın ölümcül hava buharı yoluyla yayıldığına ve kötü kokulu bir maddenin kirliliği seyreltebileceğine ikna olmuşlardı. Bu nedenle, bazı yerliler, aniden hızlı bir koklama ihtiyacı doğması ihtimaline karşı, osuruklarını kavanozlarda saklamaya başlamışlar.
SÜT TRANSFÜZYONLARI
Kan grupları keşfedilmeden önce, bir donörden kan alan hastaların yaklaşık yarısı ölüyordu. 1800'lerin sonlarında doktorların bunun yerine süt kullanması popüler hale geldi.
İneklerden, keçilerden ya da insanlardan elde edilen bu değerli sıvının, vücuda beyaz kan hücrelerini oluşturmak için gerekli hammaddeyi donör kanı ile yenilemekten daha güvenli bir şekilde sağladığı düşünülüyordu. Ama gerçekte süt transfüzyonları hala sıklıkla ölümle sonuçlanıyordu. Bu fikrin gözden düşmesi uzun sürmedi.
MUMYALARIN GÜCÜ
Orta Çağ döneminde Avrupa'da bir eczaneye girdiyseniz, büyük ihtimalle öğütülmüş Mısır mumyası içeren bir toz şişesiyle çıkmışsınızdır.
12.yüzyıldan itibaren mumya ilaçları Avrupa'da yaygındı ve çürük, baş ağrısı, yara, kanser, gut ya da depresyon tedavisinde kullanılıyordu. Ancak 16. yüzyılda doktorlar bu ilacı sorgulamaya başladı. Büyük olasılıkla tüm bu moda, eski metinlerin yanlış tercüme edilmesine dayanan aptalca bir yanlış anlamaydı.
Bu metinler, mumyalama işleminde sıklıkla kullanılan bitümün yaraları ve kırık uzuvları iyileştirebileceğini veya zehirlere karşı panzehir sağlayabileceğini savunuyordu. Başlangıçta şifalı olduğu düşünülen şey mumyanın kendisi değildi.
BALİNA HOTEL
Daha yeni ve gülünç tıbbi çılgınlıklardan biri, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında Avustralya'daki bir otelde başladı. Burada romatoid artriti olan hastalar ölü bir balinanın yanına götürülüyor ve birkaç saat boyunca onun leşinin içinde yatmaları isteniyordu.
Bu tuhaf tedavi, görünüşe göre sahilde ölü bir balinaya rastlayan ve her nedense "çürümekte olan balina yağının içine dalan" sarhoş bir kişi tarafından 'keşfedilmiştir'.
Sadece tamamen ayılmakla kalmamış, romatizmasının da iyileştiğini iddia etmiştir. Diğerlerinin ne kadar süre onun izinden gittiği belli değil.
HER DERDİN DEVASI LAHANA
Antik Roma'da bir sebze neredeyse diğer tüm sebzelerden daha sağlıklı kabul edilirdi. Ünlü Romalı bilgin Yaşlı Pliny'ye göre, "Lahananın tüm övgülerini sıralamak çok uzun bir görev olurdu."
Piny'nin önerdiği tüm kullanımlar arasında en tuhaflarından biri, işitme kaybını iyileştirmek için kulaklara ılık lahana suyu enjekte edilmesidir.
Romalı tarihçi Yaşlı Marcus Cato, lahananın mucizeleri üzerine 2.000 kelimelik bir risale bile yazmıştır.
Cato, "Sindirimi harika bir şekilde teşvik eder ve mükemmel bir müshildir ve [lahana yiyenlerin] idrarı her şey için sağlıklıdır," diye övgüler yağdırmıştır. Hatta Pliny bir keresinde, küçük erkek çocukların bu idrarla yıkanmaları halinde "asla zayıf düşmediklerini" söylemişti.
Siz en çok hangisine şaşırdınız? Ben ilkine.
Kaynak: https://www.sciencealert.com/
Yorumlar
Tıp nerelerden nerelere gelmiş
Hepsi birbirinden tuhaf gerçekten...
Bunlardan medet umulmaz herhalde
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız