Salem Kasabasında cadılık suçlaması ile mahkum edilen ilk kadın. Cadılığın belirtileri arasında: Dans etmek, oyunlar oynamak, şarkı söylemek yer alıyordu. Çocukların oyun oynamaları tamamen yasaktı, özellikle kız çocukları anneleriyle ev işleri dışında hiçbir sosyal aktivite içinde olamazdı.

Sosyal statü olarak yüksek bir mevkide iseniz herhangi birini cadılık ile suçlayabilirdiniz. Sol elinizi kullanıyor olmanız, bitkiler ile ilgili bilginizin olması ya da bir kadın olarak yalnız yaşıyor olmanız sizin bir cadı olmanızı gerektirecek şikayet konuları olabiliyordu.

Yargılama sürecinde kasaba papazı Samuel Parris ilk şikayetçidir. Şikayet konusu ise papazın 9 yaşındaki kızı ve 11 yaşındaki yeğeninin davranışlarındaki değişikliklerdir. Çocukların ifadelerine göre Sarah Good, Sarah Osburne ve Tituba tarafından vücutlarına delik ve yaralar açılmıştı. Doktorların incelemeleri sonunda çocukların vücutlarında hiçbir belirti bulunamaz. Ancak sonuçlar üç kadının cadı olarak yargılanmalarını engelleyemedi. Kadınlar yalnız yaşıyor, yaşlı, yoksul ve farklı etnik kökenden geliyordu. Tituba hariç diğerleri suçlamaları inkar etmelerine rağmen tutuklanır. Papaz Parris kilise tarafından kahraman ilan edilir.

Sarah Good'un bir cadı olduğunun kanıtlanması için papazın kızı ve yeğeninin ifadelerine başvurulur. Ama en iç acıtan ifade Sarah’ın dört yaşındaki kızının ifadesidir. Kızı annesi hakkında oynadıkları masum oyunları anlatır. Anne tabi ki suçlu bulunur. 1692 yılında halka açık bir biçimde idam edilir.

Cadılar tarafından büyülendiklerini iddia eden kasaba halkının yaşadığı sanrıların tahıldan bulaşan ‘Çavdar Mahmuzu’ hastalığından kaynaklandığını 1976 yılında İsviçreli Kimyager Albert Hofmann ortaya çıkarmıştır. Ciddi psikiyatrik sanrılara sebep olan hastalığın merkezi sinir sistemi üzerinde zehirleyici etkisi olduğu kanıtlanmıştır. Ancak Sarah Good başta olmak üzere 1736 yılında sözde bahaneler ile cadı avının kaldırılmasına kadar 300 bine yakın kişi infaz edilecektir.

 

 

Kaynak: mitologoscom