Ocak 31, 2025

Doğa Ananın Mumyaları

Ölüm geldiğinde, bırakın itibarı, bakışları bile koru­mak mümkün değil. Vü­cut birkaç saat içinde ka­tılaşmaya başlıyor, yüz hatları bo­zuluyor, uzuvlar sertleşiyor. Birkaç gün sonra da bağırsaklardaki bakte­riler kontrolsüz olarak çoğalmaya başlıyorlar; zararlı gazlar çıkıyor, vücut şişiyor ve çürüme başlıyor. Sıra böceklere gelince... Onlar ölü bedene hücum ettiklerinde, ceset hemen dağılmaya başlıyor. Tüm bunlar düşünüldüğünde, atalarımı­zın, liderlerinin ya da sevdiklerinin cesetlerini canlıyken göründüğü gi­bi tutmak için harcadıkları zaman ve çabaya şaşmamak gerek...

Doğa Ananın Mumyaları

Antik kültürlerin çoğunda, ölü bedenlere, bu ve öteki dünya arasında bulunan kutsal bir köprü olarak bakılıyordu. Antik Mısır'ın gelenek­sel, karmaşık ve son derece pahalı olan mumyalama işleminde, iç or­ganların dikkatle dışarı alınıp tuzla kurutulması 70 gün kadar sürüyor­du. İşin tuhafı, çöl kumuna gömülen Mısırlı fakirlerin cesetleri bile en zengin firavunlardan daha iyi koru­nuyordu...

Doğa Ananın Mumyaları

Kurumanın çürümeden önce baş­ladığı durumlarda meydana gelen doğal mumyalama, ilk suni mumya­lamadan daha eskilerde de biliniyor ve sırf insanlarda değil, diğer canlı­larda da görülüyordu. 1992 yılında Antarktika'nın kuru kutup çöllerinde 100 bin yıllık ayı balığı mumyaları bulunmuştu...

Doğa Ananın Mumyaları

Kalıntıları Güney Amerika'da Peru-Şili sınırı çevresinde bulunmuş olan Chinchorro antik kültürü, ölü­lerini mumyalamaya 7000 yıl önce başlamıştı. Biri öldüğünde bu kişi­nin hükümdar ya da din adamı ol­ması gerekmiyordu cesedi sıkıştırıl­mış kül çamuru ya da toprak ile dol­durulurdu. Daha sonraki yıllarda ise, cesetlerin üzeri yapışkan bir çamur­la sıvanarak mumyalandı. Bu çamur sertleştiğinde, cesedin çevresinde koruyucu bir kabuk oluşuyordu. So­nuçta, X ışınları altında incelenen bu sert mumyaların bugün bile sağ­lamlığını koruduğu anlaşılıyor.

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun