Ejderhalar: Eski dinozorlar
Efsane:
Ejderhalar, genellikle Uzakdoğu hikayelerinin vazgeçilmez kahramanlarıdır. Çin ejderhalarında dört tırnak bulunur. Ancak imparatorluğu simgeleyen ejderhada beş tırnak vardır. Üç tırnaklı ejderhalar genellikle Japon ejderhalarıdır.
Gerçek:
Ejderhaların kaynağını Çin'den alması çok doğal... Çünkü, dinozor kemikleri ilk kez 2.000 yıl önce bu bölgede bulundu. Çinliler, ejderhanın ruhsal özelliklere sahip olduğuna inanırlardı. Bugün, insanlar halen dinozor fosillerini geleneksel büyü iksirleri için kullanıyorlar. Ejderhalar, dinozor fosillerinin bir efsaneye nasıl dönüşebileceğinin en güzel örneklerinden biri... Günümüzde yaşayan Komodo ejderi gibi sürüngenler, bu fikrin hiç de yabana atılmayacak bir fikir olduğunu kanıtlıyor.
Vahşi karadam Yeti: Yoksa goril mi?
Efsane:
Ayı benzeri bu yaratıkların hikayesi, 1951 yılında Shipton'un Everest seferinden sonra kamuoyunun ilgisini çekti. Bu yaratık Himalayalar'da 'Yeti" adıyla anılıyor, benzer birçok akrabasının da olduğu belirtiliyordu. Bu tür yaratıklara Kuzey Amerika'da "Bigfoof” (Büyük ayak), Çin'de "Yeren", Vietnam'da "Nguoi Runbg" ve Sumatra'da "Orang-Pendek" adı veriliyor... Hikayeleri ise genelde birtakım ifadelere ve yerel efsanelere dayanıyor.
Gerçek:
Bilimadamları bulguları araştırmaya devam ediyor. Sir Edmund Hillary, 1960'larda bir Tibet manastırından Yeti kafa derisi olduğu söylenen bir deriyi inceledi, ancak Ulusal Doğa Tarihi Müzesi bunun keçi derisi olduğunu anladı. Ayrıca postların, Himalayalar'da nadir olarak rastlanan bir tür olan mavi ayılara ait olduğu belirlendi. 1978 yılında oksijen tüpü kullanmadan Everest'e tırmanan ve 1986 yılında Yeti ile karşılaştıktan sonra yaşamını bu yaratığın esrarını çözmeye adayan Reinhold Messner'in açıklamaları daha aydınlatıcı: Messner, kitabında, binlerce yıldır Tibetlileri korkutan bu canavarın zannedildiği gibi bir maymun-insan değil, irice bir tür ayı olduğunu ortaya koyuyor. Üstelik Tibet'te ve Nepal genelinde bu tür 1.000 kadar ayının bulunduğu belirlendi. Kaldı ki, Yeti'nin görüldüğü bölge, günümüz gorillerinin iki katı büyüklüğündeki "Gigontopithecus" adlı goril türüne de ev sahipliği yapıyor. Tibet toplumunda çok eskilere dayanan bu efsane, eski dönemlerde yaşayan insanların, bilmedikleri hayvan türleri ile ilgili yarattıkları efsaneler arasındaki yerini alıyor.
Yorumlar
Güzel bir içerik olmuş
ağlarım
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız