Kontesin genç kalabilmek için yapamayacağı hiçbir şey yoktur. 40 yaşına bastığı gün kendisi ile birlikte zavallı kurbanlarının da kaderi değişir. Doğum günü için bir kutlama düzenler.

Kutlama hazırlıkları tüm hızıyla sürerken, genç bir hizmetkâr saçlarını taramaktadır. Fakirlik başa beladır ama onların görevi en zorudur. Çünkü efendilerinin bir cadı olduğu hakkında dedikodular onun da kulağında çınlamaktadır. Efendisinin attığı tokat ile yere yığılır. Gözlerini açtığında gördüğü sahne karşısında dehşete düşer. Efendisi eline bulaşan kanını emmektedir. Sonrası ise can pazarı.

Kontesin aklına bakire kanı ile gençlik iksiri hazırlatmak geldiğinde ise kızın tüm kanını bir küvete doldurtur. Kontes için küvette yaptığı kanlı gençlik banyosu artık vazgeçilmez bir ritüel olur. Başları koparılmış vücutların altında duş almak en sevdiği gençleşme ayinleridir. Yalnızca daha güzel görünmek uğruna. Şehirde dedikodular ayyuka çıkmıştır ama kimse bir şey yapamamaktadır. Zaten ölen kızlarda yoksul halk tabakasından gelmektedir. Ne zamanki soylu kızlarda kontesin şatosundan geri dönmeyince soruşturma başlar.

Soruşturma için gönderilen heyet henüz şatoya ulaştığında genç kız cesetleri ile karşılaşır. Pek çok tanık dinlenir ancak bir türlü kontesin suçlu olduğu kanıtlanamaz. Asil bir soydan gelen kontesin tüm hizmetçileri yakılarak cezalandırılır. Kontes şatoda bir odaya hapsedilir. 5 yıl sonra nihayet kontes eceli ile ölür.

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: mitologoscom