Atbai Çölü'nde bulunan kaya sanatı, bölgenin geçmişindeki canlılık ve bereketi yansıtıyor. Bugünün aşırı kurak ve çorak manzarasına rağmen, bu sanat eserleri sayesinde geçmişte bölgenin su kaynaklarıyla, yeşil meralarla ve zengin hayvan yaşamıyla dolu olduğunu hayal etmek mümkün.

Yaklaşık 4.000 yıl öncesine dayanan bu kaya sanatı, Sahra Çölü'nün hızlı ve radikal değişimini de gözler önüne seriyor. Macquarie Üniversitesi'ndeki arkeologlar, Sudan'ın kuzeyindeki Wadi Halfa çevresindeki çöllerde 16 yeni kaya sanatı alanı keşfettiler.

Bu alanlarda insan, antilop, fil ve zürafa gibi figürlerin yanı sıra sığırların da tasvir edilmiş olması dikkat çekici. Günümüzde bu bölgede neredeyse hiç yağış olmamasına rağmen, sığırların tekrar tekrar resmedilmiş olması, geçmişte büyükbaş hayvancılığın önemli bir yaşam tarzı olduğunu gösteriyor.

Bu kaya resimleri, insanların o dönemdeki yaşam tarzları hakkında önemli ipuçları sunuyor ve geçmişin izlerini günümüze taşıyor.

Atbai Araştırma Projesi'nin lideri Dr. Julien Cooper, çölde oyulmuş sığırların bulunmasının şaşırtıcı olduğunu belirtiyor. Bu, geçmişte bölgenin yeşil ve sulak olduğuna dair önemli bir kanıt olarak kabul ediliyor.

Afrika'nın geçmişinde, yaklaşık 15.000 ila 5.000 yıl önceye kadar, periyodik değişen yaz muson yağmurlarıyla kıta genelinde artan yağışlar vardı. Bu yağışlar, kıtayı tatlı su gölleriyle kaplı yemyeşil meralara dönüştürdü. Ancak yağışlı dönem sona erdiğinde, bölge ve burada yaşayanlar büyük değişikliklerle karşı karşıya kaldılar. Wadi Halfa çevresindeki Atbai Çölü'nde nüfus ciddi şekilde azaldı ve kalanlar sığırlarını koyun ve keçilere bıraktılar.

Bu değişimler, insan yaşamının her alanında büyük sonuçlar doğurdu. Beslenme alışkanlıklarından göç modellerine kadar, sığırlara dayalı geçim kaynaklarıyla bağlantılı yaşam tarzları köklü bir şekilde değişti. Cooper, bu değişikliklerin insanların kimlikleri ve geçim kaynakları üzerinde derin etkileri olduğunu vurguluyor.

 

 

Kaynak: arkeofili.com