Antik Mısır’ın Sarhoşluk Festivali olarak da anılan Tekh Festivali biranın hayat kurtardığı Hathor – Sekhmet mitine dayanır. Mite göre, Antik Mısır’ın en büyük tanrısı Ra, insanların kendisini tahttan indirmek için plan yaptığını öğrenir. İsyankar insanları durdurması için o dönem Ra’nın Gözü konumunda olan Aşk Tanrıçası Hathor’dan yardım ister.
Hathor, Ra’ya yardım etmek için isyankar insanlara savaş açar. Ancak zamanla Hathor, vahşi bir aslan olarak resmedilen, savaş ve yıkım tanrıçası Sekhmet formuna bürünerek önüne gelen tüm insanları öldürmeye ve kanlarını içmeye başlar. Bu durum Ra’yı endişelendirmektedir, çünkü eğer biri Hathor – Sekhmet’i durdurmazsa artık tanrılara tapınacak bir insan nüfusu kalmayacaktır.
Tanrılar Sekhmet’i durdurmaya çalışsalar da başarılı olamazlar. Bunun üzerine Ra, bir plan yapar. Bira dolu fıçıları kırmızıya dönüştürerek insan kanı diye Sekhmet’e sunulmasını ister. Kana susamış Sekhmet, tüm fıçıları bir çırpıda içer ve sızarak uykuya dalar. Uyandığında o tekrar nazik Hathor olmuştur.
İşte Mısırlılar, katliamın bira yardımıyla durmasını Sarhoşluk Festivali olarak da anılan Tekh Festivali’nde kutlarlardı. Antik Mısır’da günlük hayatta sarhoşluk hoş karşılanan bir durum değildi. Ancak Tekh Festivali istisnaydı. Bu festivalde insanların içebildiği kadar içki içerek sarhoş olması, bilinçli hallerinden ve önyargılarından kurtulması hedefleniyordu. Bu kendinden geçmiş sarhoşluk halindeyken tanrıça Hathor ile karşılaşmak da mümkündü. Ancak o noktaya gelmek için sarhoş olmak şarttı.
Festivalde Hathor’a adanan Mut Tapınağı’nın bahçesinde toplanan insanlar içer, dans eder ve eğlenirdi. Öyle ki festival ilerledikçe sızan insanlar tapınağın bahçesinde uyuyakalırdı. Ertesi sabah gürültülü şekilde çalan tapınak davullarıyla katliam sonrası sarhoşluk uykusundan uyanan tanrıça Hathor gibi insanlar da uykusundan uyanır ve böylece festival sona ererdi.
Kaynak: Dünya Mitolojileri
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız