Deneye geçmeden önce deneyin kapsadığı öz denetim ve irade hakkında açıklamalara yer verelim. Öz denetim, insanların kendi duygularını, düşüncelerini ve tutumlarını kontrol etmesi olarak tanımlanır. İrade de iki seçenek arasından herhangi birini seçme özgürlüğü olarak açıklanır. Bu ikim tanım arasında büyük bir ilişki bulunur. İnsanlar öz denetimleri sayesinde duygu ve düşünce dünyalarını kontrol ederler ve bu kontrol esnasında iradelerini kullanarak kendilerine uygun gelen seçimleri yaparlar. Bu nedenle, öz denetim yeteneğinin düşük olduğu bir bireyin irade yeteneğinin de çok güçlü olduğunu söyleyemeyiz.
Şimdi gelelim Stanford Marshmallow Deneyine. Stanford marshmallow deneyi, ilk defa 1960-1970 yılları arasında psikolog Walter Mischel önderliğinde gerçekleştirildi. Mischel’in yürüttüğü bu deney, pek çok bilim insanının ilgisini çekti ve 1970’ten sonra da bu deneyin farklı versiyonları düzenlendi.
Stanford marshmallow deneyinin özneleri çocuklar ve deney esnasında bu çocukların önüne bir adet marshmallow konulur. Deneyi yürüten kişi birkaç dakika başka bir yere gideceğini söyler. Bu süreçte çocuğa isterse önündeki marshmallowu yiyebileceğini, eğer yemezse döndüğünde bir marshmallow daha kazanacağını söyler. Bu şekilde çocuğun öz denetimini ve iradesini ölçmeye çalışılır.
Stanford marshmallow deneyinden uzun vadeli sonuçlar alınabilmesi adına, bu deneye katılan çocuklarla deney sonrasında da bağlantı kurulmuş ve çocukların hayatlarında nasıl davranışlar sergiledikleri tespit edilmiş. Hem deney sürecinde hem de deneyden sonra incelenen çocuklar sayesinde dikkat çekici sonuçlara ulaşılmış.
Stanford marshmallow deneyinde önündeki marshmallowu yemeden araştırmacının gelmesini bekleyen çocukların akademik hayat, dikkatli olma, sosyal beceriler, dilsel yeterlilik ve özenli olma konularında yeterince başarılı olduğu fark edildi ve çocukların bu başarısı anne ve babalarının görüşleri ile desteklendi. Ayrıca, bu çocuklar yetişkinlik çağına geldikleri zaman da öz denetimlerinin ve iradelerinin getirdiği olumluluğu sürdürdü. Örneğin, bu çocuklar yetişkinliğe ulaştıklarında reddedilmeyi büyütmediler ve reddedilme hassasiyetini çok fazla sergilemediler. Buna ek olarak, bu çocuklar fiziksel açıdan incelendiğinde de ortada aşırı kilo alma durumunun olmayacağı tespit edildi. Bir başka deyişle, bu deney esnasında öz denetim yeteneğini yeteri kadar kullanabilen çocukların obezite ile karşılaşma riski öz denetim yeteneği konusunda çok da başarılı olamayan çocuklara göre daha düşüktü.
Stanford marshmallow deneyi esnasında ilk marshmallowu hiç düşünmeden yiyen çocuklar da gözlemlendi. Bu deney sonuçları sayesinde öz denetimin ve iradenin yaşantı boyunca sergilenecek başarıları desteklediği anlaşılmış oldu. Bir başka deyişle, kendi duygu ve düşünce dünyasını kontrol edebilen ve herhangi bir karara ulaşma konusunda iradesini mantıklı bir şekilde kullanabilen bireylerin diğer insanlara göre hayatları boyunca her açıdan daha başarılı olduğu Stanford marshmallow deneyi sayesinde somut bir şekilde kanıtlandı.
Kaynak: https://boboscope.com/icerik/oz-denetim-uzerine-stanford-marshmallow-deney
Yorumlar
Çok ilginçmiş
Ben yemezdim, siz yer miydiniz?
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız