Felsefeyi, görsel sanatı, edebiyatı etkisi altına alan ünlü akım var bugün sırada. ‘’Natüralizm (Doğalcılık)’’ doğal dünyayı temel alan bir felsefe disiplinidir. Natüralizme göre gerçek yalnızca doğadadır ve insan doğal bir varlıktır. İnsan doğuştan iyidir. Bunun sebebini şu cümle ile açıklayabiliriz: ‘’Tanrı’nın elinden çıktığında her şey iyi ve temizdir, insanın elinde her şey bozulur.’’ Natüralizm disiplinine göre eğitim; kişinin doğal olgunlaşmasını arttırma ve onun bu özelliğini göstermesini sağlayan işidir.
Daha basit bir anlatım ile natüralizm; her şeyin doğal varlıklardan, doğal nedenlerle oluştuğunu, doğaüstü varlıklara ve açıklamalara itibar edilmemesi gerektiğini savunan bir akımdır. Biraz daha açmalıyız sanki bu konuyu. Doğalcılığa göre doğanın, nesnel yasalar uyarınca işleyen bir düzeni vardır. Deney ve gözleme dayalı olan bilimler, doğa kanunları sayesinde doğa ile ilgili olan her alanda sağlam, kesin bilgilere ulaşılabilir ancak.
Natüralist anlayış temelinde birey, içinde yetiştiği toplumsal ve doğal çevre sayesinde ve vasıtasında biçimlenir. Ekonomik ve toplumsal baskılar altında ezilen bireyler, içlerinden gelen güçlü dürtülerle hareket eder. Bu kısım biraz şaibeli olabilir ama bu akıma göre bireyler alın yazılarını belirleyebilme gücüne sahip olmadıkları için davranışlarından da sorumlu tutulmaları mümkün değildir. (Terbiyesizlik gibi olmasın ama burası biraz hatasını dışarı atma eğilimi ya da sorumluluktan kaçma eğilimi gibi geldi bana.)
Natüralizmin iki farklı türü vardır felsefede. Bunlar:
-
Yöntemsel Natüralizm:
Bilim insanlarından, içinde bulunduğumuz dünya hakkında, gözlemleyebileceğimiz, test edebileceğimiz, tekrar edebileceğimiz ve doğruluğunu kanıtlayabileceğimiz açıkları talep eden türe yöntemsel natüralizm denir.
-
Metafizik Natüralizm:
Bu tür ise ontoloji üzerine yoğunlaşır. Yani daha çok varoluşsal bir türdür. Var olan nedir? Var olmayan nedir? İşte bu iki soru bu tür için en net açıklamadır.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız