Finansal piyasalarda fiyatlar yükselir ve düşer. Döviz piyasasında sisteme para sokup çıkartarak ya da para basarak etki eden unsurlar merkez bankaları ve yatırımcılardır. Ancak bu durum hisse senetleri için daha farklıdır. Hisse senetlerinin fiyatını alım – satım ya da hisse senedinin sayısını artırma yoluyla belirleyen unsurlar yatırımcılar ve o hisse senedine sahip şirkettir. Merkez bankaları veya şirketler sahibi oldukları hisseleri ya da para birimini belirli zamanlarda çoğaltıp azalttıklarına göre geriye kalan ve piyasadaki fiyat hareketliliğinin büyük kısmını oluşturan hareketliliğin sebebi nedir?

Bu sorunun cevabı algıdır. Örneğin siz A şirketinin hissesini almayı düşünüyorsunuz. A şirketinin o sene oldukça fazla kar edeceğini düşündünüz ya da teknik analiz yaptınız ve A şirketinin hisse fiyatının yükseleceği sonucuna vardınız. En sonunda A hissesini satın aldınız. Eğer sizinle aynı beklentiler içinde olan çok sayıda yatırımcı varsa o zaman onların da A hissesini satın aldığını var sayalım. İşte o zaman arz – talep kuralından dolayı A hissesinin fiyatı yükselmeye başlar. Bu örnekte hisse fiyatının yükselmesi beklentiden ve A hissesinin değer kazanabileceğine dair oluşan algıdan dolayı kaynaklandı.

Her zaman olmasa da beklenti ve algı finansal piyasalarda fiyat hareketlerini belirleyen en önemli unsurlar arasındadır. Yatırımcıların ortak beklentisini doğru bir şekilde tahmin etmek finansal piyasalarda kazanç elde etmenin en iyi yolları arasındadır. Her zaman değil ama çoğu zaman algı ve beklenti finansal piyasalara yön veren bir unsurdur.

 

NOT: Burada yazılanlar yatırım tavsiyesi değildir. Benim kişisel görüşlerimi içerir.

 

Finansal piyasalarda hareketliliği ne sağlar?