Şirazlı Şeyh Sadi’nin ahlaki öğütler veren nesir ve nazım koleksiyonu olan Gülistan veya Gulistan, 1258’de yazılan eser önsöz dışında 8 bölümden oluşmaktadır.
1- Sultanların Geleneklerine Dair: 40 hikayeden oluşan bölümde sultanların nasıl davranması gerektiği anlatılmakta olup bunlardan birisinde Horasan sultanlarından birisinin Gazneli Mahmud’u rüyasında kendisine baktığını görmüş, tabircilere rüyasını yorumlatınca ölmeden önce iyilik yapmanın gereğini anlamıştır.
2- Derviş Ahlakı: Erdemin önemi vurgulayan 48 hikayeden birisinde Lokman hekimin güzel ahlakı kimden öğrendiği sorusuna ahlaksızlardan cevabı dikkat çekmektedir.
3- Kanaat Edinmenin Erdemleri: 29 hikayeden oluşan bölümdeki öykülerden birisinde bir hastanın kendisine sorulan ne istersin sorusuna bir şey istememeyi dilemesi bölümün ana fikri gibidir.
4- Sükutun Faydası: 13 hikayeden oluşan bölüm kendini bilmek ve özellikle cahillerle tartışmadan uzak durma konulu öğütler verilmektedir.
5- Aşk ve Gençlik: 21 hikayeden oluşan bölümde aşk dahil hayattaki her konuda ölçülü olmaya dair öğütler verilmektedir.
6- Yaşlılık ve Güçsüzlük: 8 hikayeden oluşan bölümün en ilginç öyküsü zengin ve yaşlı bir adamın bir dereye giderek Allah’tan erkek evlat diledikten sonra doğan oğlunun aynı dereye giderek babasının ölmesini istemesini anlatılmaktadır.
7- Eğitim: 18 hikaye bulunan bölümde insanın her konuda davranışlarından sorumlu olduğu ve kendisini eğitmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Öykülerden birisinde gözü ağrıyan adamın birisinin doktor yerine baytara gitmesi kendine verilen ilacın gözünü kör etmesini kadıya şikayet etmesine rağmen “eşek olmasaydın baytara gitmezdin” cevabıyla baytara kusur bulunmaması anlatılmaktadır.
8- Muhabbet Kuralları: Toz göğe yükselse de değersizdir özdeyişiyle özetlenebilecek bir mesaj içeren bölümde Sadi’nin birisiyle zenginlik ve yoksulluk üzerine yaptığı tartışma aktarılmaktadır.
Gülistan 1651 yılında Latince’ye çevrilmişse de Batı’da özellikle 18. yüzyılda Voltaire ve diğer aydınlanmacı filozoflar arasında popüler olmuştur.
İrem Bağı veya Gülistan-ı Bağ-ı İrem, Azeri halkının inanışında ‘Dünyanın en güzel yeri’ olarak tasvir edilen, Kaf Dağı’nın ortasında veya doğusunda dört yanı çam ağacı ve çiçeklerle bezenmiş, her yerinden sular akan bir güzelliğe sahip bir zamanlar Süleyman’a ait olan bir bağlıktır.
Kaynak: Özhan Öztürk- Dünya Mitolojisi
Yorumlar
Yararlı öğütler veriyormuş
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız