Babil kraliçesi Semiramis'in öyküsünü ünlü mitograflardan Sicilyalı Diodoros anlatmıştır. Suriye'de Askalon yöresinde bir göl varmış, bu gölde Derketo adında kadın yüzlü, balık gövdeli bir tanrıça yaşarmış. Aphrodite bu tanrıçaya kızmış ve onu bölgenin çobanlarından birine aşık etmiş. Derketo nur topu gibi bir çocuk doğurmuş ama bir erkekle birleştiğine içerledigi için çobanı öldürmüş, doğurduğu kız çocuğu da bırakarak gölüne dalmış. Bebeği ak güvercinler mandıralardan aşırdıkları süt ve peynirle beslemişler adına da bunun için Semiramis, yani Suriye dilinde "güvercinlerden gelme" denmiş.
Semiramis büyüyüp güzel bir genç kız olmuş. Günün birinde kralın kahyası mandıraları geziyormuş ki, kızı görmüş, beğenmiş ve kendine eş olarak Ninive'ye götürmüş. Semiramis güzel olduğu kadar da akıllıymış, kocasına her işinde yardım ediyor, öylesine yerinde öğütler veriyormuş ki adam her işinde başarılı oluyormuş. O sırada Babil kralı Ninos Baktriana ülkesine karşı savaş açmış, büyük bir orduyla saldırdığı halde, ülkenin başkentini bir türlü ele geçiremiyormuş. Semiramis'in kocası da ordudaymış, savaş uzadığı için karısını yanına getirtmiş, Semiramis de kaleyi almak için bir çare düşünmüş: Ordular ovada çarpışırken, arkasından bir bölük askerle boş kalan kaleye tırmanmış ve hayretten donakalan düşmanı yenerek kaleyi teslim almış. Kral Ninos da Semiramis'in aklına ve yürekliliğine olduğu kadar güzelliğine de çarpılmış. Kahyasından kadını istemiş, onun yerine kendi kız kardeşini vermeyi öne sürmüş, ama adam razı olmamış. Gözlerine mil vurulacağını anlayınca da kendi kendini öldürmüş. Ninos Semiramis'le evlenmiş, ölünce de tahtını ona bırakmış.
Semiramis kraliçe olunca önce kocasına büyük bir anıt mezar yaptırmış, sonra da ünlü asma bahçelerinin yapımına girişmiş. Dillere destan olan Babil şehri ve bahçeleri cennetin yeryüzündeki imgesiymiş. Diodoros onları en ufak ayrıntılarına dek anlatır. Fırat ve Dicle ovalarında daha birçok bayındırlık yapılarını tamamladıktan sonra Semiramis dış seferlere de çıkmış, Asya'da ele geçirdiği ülkelerde büyük yapılar meydana getirmiş, en sonunda da Mısır'da Amon tapınağına nasıl gidip geleceğini öğrenmek istemiş; tanrı sözcüsü, oğlu kendisini tahttan devirmeyi düşündüğü an öleceğini bildirmiş. Semiramis daha sonra Hindistan'a kadar uzanmış, yorgun düşmüş ve gerisin geri Babil'e dönerken oğlunun kendisine suikast hazırladığını öğrenmiş. Bunu duyar duymaz tahtı oğluna bırakarak ortadan kaybolmuş. Söylentiye göre kraliçe bir güvercin olup göğe uçmuş.
Kaynak: mitologoscom
Yorumlar
Harika bir yapı
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız