Doğanın mucizelerinden birisi olan Gökkuşağı Okaliptüsü, ilk bakışta görenleri kendisine hayran bırakıyor. Usta bir ressamın elinden çıkmış gibi görünen bu ağaçlar, kuzey yarım kürede bulunan bölgelerde görülen tek okaliptüs türüdür ve sudan beslenirler. Sudan beslendikleri için bataklıkların kurutulması amacıyla da kullanılır.

Yılanların deri değiştirmesi gibi okaliptüsler de yılın farklı zamanlarında fazlalık olan parçalarını dökerler. Dökülmeyle açık yeşil olan iç tabakalar havayla ve suyla temas ettikçe koyulaşarak, mavi, mor, turuncuya dönüşür. Bu renklerin gövde üzerindeki dağılımı da ressam elinden çıkmış gibi görünen bu mucize görünümü oluşturur.

Gökkuşağı Okaliptüsünün hikayesine gelince, Yuki isminde bir okaliptüs ağacı ve en yakın arkadaşı Spec isimli gökkuşağı hakkındadır. Yuki arkadaşını kötü bir cinden korumak için kabuklarının içine saklar. Arkadaşı Spec de minnettarlığını göstermek için renklerini ona verir. Böylece Gökkuşağı Okaliptüs meydana gelir.