Eylül 22, 2024

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Eski Türk Töresine göre toplumda kadın ve erkek eşittir. Türkçe "Eş" ve "Yarim" kelimesi bu kadın erkek eşitliğini ifade açısından "Eş-Eşit ve Yar-Yarım" kelimesinden türeyerek ifade edilmiştir. "Kadın" kelimesiyse İskit/Saka Türklerinden beri Kağan eşi veya Kadın hükümdar anlamında kullanılan "Katun" kelimesinden türetilerek "Kadın ve Hatun" şekline dönüşmüş. Yine "Hanım" kelimesi de Moğol ve Türk hanlıklarında Han eşlerine verilen isimdir.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Rivayet odur ki; birgün Cengizhan Kurultayda eşi Börte'yi göstererek: "Ben sizin Hanınızım buda benim Hanım" demiş, ve Börtenin Han kadar Kurultayda yetki ve söz sahibi olduğunu ifade etmiştir. Yine dilimizde üçüncü tekil şahıs zamiri (İngilizce ve Arapçanın aksine) erkeklik ve dişilik belirtmeden "O" kavramıyla ifade edilmektedir. Bu da Türklerin yaşantıda, dilde dahi kadın erkek ayrımı gözetmediğini kadın erkek eşitliğinde gerek Avrupa gerekse Ortadoğu halklarından daha ileri bir düzeyde olduğunu dil bilimi açısından bize göstermektedir.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Gök-Türkler dönemindeki madeni paralarda Kağan eşleri ile Kağanın bir arada yer alması bu açıdan önemlidir. Kağan eşleri Kurultayın doğal üyesi olup, söz ve oy hakkı bulunmaktaydı. Yine Kağan öldüğünde veya sefere çıktığında Kağan eşleri Kağan savaştan dönünceye veya yeni Kağan seçilinceye kadar yöneticilik yapabilmektedir. Bununla birlikte Türklerde zaman zaman güçlü ve kudretli kadın yöneticilerde çıkmıştır.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Perslerin güçlü hükümdarı Ahameniş Kralı Kirus'u bozguna uğratan İskit/Saka imparatoriçesi Tomris Katun, Hun/Sabar hükümdarı Bogarık Khatun, Ögeday Han'ın ölümünden sonra tahta geçen Naib Töregene Hatun ya da Turakine Hatun ve 1236-1240 arasında hüküm süren Delhi Sultanlığı'nın tek kadın hükümdarı Raziye Sultan, Türk Kadın yöneticilere güzel bir örnektir. Çin'le yapılan ilk barış antlaşmasını Mete Han'ın hatunu imzalamıştır. Ebul Gazi Bahadır Han, Şecere-i Terakime'de, Oğuz ilinde, yedi kızın uzun yıllar beylik yaptığını anlatır ve bu kızların isimlerini şöyle sıralar: "Boyu Uzun Burla, Barçın, Salur, Şabatı Hatun, Künin Körkli, Kerçe Buladı, Kuğatlı Hanım."

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Buradan da anlaşıldığı üzere eski Türklerde kadın, özgür ve eşit toplumsal konuma sahipti. Bunun birinci nedeni, toplumda var olan demokrasi, ikinci nedeni, Türklerin eski Töre ve dinindeki kadına bakış açısıdır.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Türk Kültüründe Kadın Erkek Eşitliği

Hukuksal açıdan kadın ve erkek tamamen eşitti. Erkeğin yalnızca bir tane zevcesi, yani karısı olabilirdi. Kadınlar doğrudan doğruya hükümdar, kale muhafızı, vali ve elçi olabilirlerdi. Kızlar kendileriyle evlenmek isteyen erkeklerle bir çeşit düello yapıyor ve kendilerini yenemeyen erkeklerle evlenmiyorlardı. Ev, karı ile kocanın ikisine aitti. Çocukların velayeti konusunda baba kadar ana da hak sahibiydi.

Eski Türk topluluklarında, devlet başkanlığı Hatun – Hakan ortak sorumluluğu ile yürütülürdü.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Yasa niteliğindeki emirnameler, her ikisince imzalanmadan uygulanmazdı. Kadın devlet yönetiminde, hatta askerlik ve sporda bile etkin rol oynuyordu. Elçi kabulü dahil, bütün önemli törenlerde Hakan ile Hatun beraber bulunurlardı. Hatun bizzat savaş kurulunun üyesiydi. Kadınlar savaşın her aşamasında erkeklerle eşit koşullarda katılırlardı.

Tarihte devlet başkanlığı yapmış ilk kadınlar Türklerdi.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Avrupa ve Ortadoğuda kadınlar bir mal gibi alınıp satılırken, köle muamelesi görürken, Türklerde kadın erkekle eşit statüdeydi ve devlet başkanlığı yapmaktaydı. M.Ö.1500'lerde Pers ve Medlerin en güçlü hükümdarı Ahameniş Kralı Kirus'u bozguna uğratan İskit/Saka imparatoriçesi Tomris Katun buna en iyi örnektir. Türklerin İslamlaşma süreci ile birlikte Arap kültürünün Türk toplumuna olumsuz etkisi ile zamanla Türk kadını toplumda ikinci plana itilmiş, Cumhuriyetimizin kuruluşu ile birlikte Türk kadını toplumda hak ettiği statüyü yeniden kazanmıştır.

ESKİ TÜRKLERDE KADIN VE ERKEK EŞİTTİ

Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı

Atatürk'ün girişimi ile 5 Aralık 1934'te Anayasa ve Seçim Kanunu'nda yapılan yasa değişikliği ile kadınların ilk kez oy kullanmasının ve aday olabilmesinin önü açılmış, Türkiye, Fransa ve İtalya’dan, Romanya’dan, Belçika’dan, İsviçre’den önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımıştır.

 

Kaynak: tarihsanatmitoloji

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

BİRBİRİNİ KESEN GAZ AKIŞINA SAHİP GALAKSİ: Z8338
KALP BULUTSUSU'NUN MERKEZİ: IC 1805

KALP BULUTSUSU'NUN MERKEZİ: IC 1805

GÖKYÜZÜNDE İKİ AY'A HAZIR MIYIZ?

GÖKYÜZÜNDE İKİ AY'A HAZIR MIYIZ?

KIZ ÇOCUKLARININ KORUYUCUSU

KIZ ÇOCUKLARININ KORUYUCUSU

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Hep Olmayacak

probiyotik

Asya Şifası: Çin

bubble30
Nielawore

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun