Ne insan ne de tanrı olan Eshu, Saint Pierre ile bir tutulur. Düzen ve ölçü tanrısı Ifa’nın tam anlamıyla zıddıdır. Eshu bir hilebazdır.

İnsanların bütün dillerini bilir. Yunan mitolojisindeki Hermes gibi tanrılar ve insanlar arasında aracılık yapar.

Eshu istediğinde şekil değiştirebilir. Cüce veya dev olabilir hatta aynı anda ikisi de olabilir. Eshu her yerdedir, ele geçirilemez ve öldürülmesi imkansızdır. Bu yüzden hiç kimse ondan kurtulamaz. İnsanları şakaları ile delirtebilir.

Eshu hakkındaki en bilinen efsaneye göre; yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen çok yakın iki arkadaş vardır. Bir gün iki arkadaş yolun iki kıyısındaki tarlalarda çalışırken Eshu, onların aralarını açıp açamayacağını merak eder. Bunun için bir tarafı siyah diğer tarafı kırmızı büyük bir şapka giyer. Tek omzuna asılmış değneği sırtına doğru sarkık, piposu başının arkasına tutturulmuş şekilde yolda belirir.

Eshu gözden kaybolduğunda iki arkadaş gördükleri kişiyi tarif etmeye başlar. Fakat ne şapkasının rengi ne de gittiği yön konusunda uzlaşamazlar. Tartışmaya başlarlar ve tartışma şiddetlenince kral devreye girer. Her biri diğerini yalan söylemekle suçlar.

Eshu görünür ve çift renkli şapkasını göstererek hilesini çıkarlar ve onlarla acımasızca alay eder. Fakat Eshu düşünülenin aksine hatasını telafi etmez. Bu yüzden kral ve köylüler tarafından kovalanır. Kaçarken yol üzerindeki kulübeleri ateşe verir.

Taşınan köylülere yardım etmeyi teklif eder ama gelene geçene köylülerin eşyalarını dağıtır. İşte o zaman fark edilir ki Eshu bir tanrıdır. Yoksa ondan nefret edeceklerdir. Bir daha onun kurbanı olmak istemeyen Afrikalılarca Eshu’dan korkulur ve ona yakarılır.