Kuzeyde kışın çok zor geçer. Aslında bunu çok iyi biliyorsunuz. Çünkü hepimizin izlediği o yabancı dizide de diyordu hani “Winter is coming…” E derler tabi kış nasıl çetin geçiyor. Kıtlık, açlık hüküm sürüyor. İnsanlar bir lokma yiyeceğe muhtaç kalıyorlar. Bazen o kadar uzun aç kalıyorlar ki yemek yemekten başka şey düşünemez hale geliyorlar.
Yemek yemekten başka şey düşünemedikleri zamanlarda bazı insanlar lanetli işlerin peşine düşerler. Bu lanetli işlerin en kötüsü de yamyamlıktır. Bastırılamayan o kuvvetli açlık zamanla ruha ulaşır ve soğuğun o içe işleyen gücü kalbi dondurur.
Kötü ruhlar insanların bu aciz durumunu fırsat bilerek, insanların içinde insan etini yemeye karşı aşırı bir istek uyandırır. İçlerindeki bu isteğe yenik düşer ve insan eti yerler. Bu lanetli işe bulaştıklarında oldukları biçim değişime uğrar ve insan görünümünden çıkarlar.
Vücutları zayıf ve çelimsiz insanların vücuduna benzer ama iki üç insan boyutuna ulaşırlar. Dişleri seyrek ve keskin, gözleri ise kızıldır. Kafalarının üzerinde uzun, çatallı boynuzları vardır. Tıpkı geyiklerinki gibi. Ağızlarından ismini duyanlar için ölümün sesi duyulmuş demektir.
Kızılderililer bu korkunç yaratıklara ‘Wendigo’ demişlerdir.
Yorumlar
Gerçekten korkunç
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız