Yunan mitolojisinde lotus yiyiciler (λωτοφάγοι, lotofagi), Lotus ağacının egemen olduğu bir adada yaşayan insan ırkına denmekteydi, lotus meyveleri ve çiçekleri adanın ana gıdasıydı ve ada sakinlerinin uyumasına neden olan bir narkotikti.

Homeros‘un Odyssey‘sinde Odysseus ve adamları, cadı adası Circe‘den kaçtıktan sonra, insanları yalnızca bir nilüfer çiçeği diyetiyle beslenen Lotus Yiyenler ülkesine sığınırlar. Odysseus, bu gizemli adaya demir attıktan sonra, adamlarından bazılarını malzeme aramaya ve yerlileri kontrol etmeye gönderir. Adamlar, yerel halk tarafından sıcakkanlılıkla karşılanırlar. Yerel halk onlara lotus çiçeğinden ikram eder ve bir süre sonra adamlar lotus çiçeğinin narkotik etkisiyle kendilerinden geçerler. Adamları hakkında endişelenen Odysseus, şehre tekrar adam gönderir ancak yine sonuç alamaz. Bu sefer şehre kendisi iner ve adamlarının halinin sebebini anlar.

Halkın ikram ettiği lotus çiçeğini reddederek adamlarını toplar ve gemiye döner. Adamlar, kendilerine geldiğinde şehre tekrar inmek istediler. Bu duruma sinirlenen Odysseus, adamlarını bağlayarak şehirden uzaklaştı.

 

 

 

 

Kaynak: https://www.soylentidergi.com/balkonunuzu-susleyecek-10-cicegin-mitolojik-hikayesi/