MAFDET: KEDİ KAFALI TANRIÇA

Mafdet Tanrıçası, yılan ve akrep ısırıklarından canlıları korumakla mükellefti. Bu açıdan aslında hiç de iddia edildiği gibi korkunç gelmiyor kulağa. Kuvvetle muhtemel ki kendisini korkunç kılan, bir çitanın derisi ile tasvir edilmesi ve bundan da önemlisi bir kedi kafasına sahip olmasıydı. Kimi zaman bir çita yüzüyle, kimi zaman kedi kafalı bir kadın; bazen de kadın kafalı bir kedi olarak çeşitli halleri tasvir edildi. Yine muhtemel ki onu korkunç kılan bir diğer özelliği, firavunun düşmanlarının idamlarında cellat rolü üstlenmesiydi. Mafdet, bir yanıya yasal adaletin ve idam cezasının tanrılaştırılmasıydı.

Mafdet zulmedenlerin kalplerini söküp, onları firavuna verirdi. Bu yanıyla da tıpkı öldürdüğü kemirgen ve kuşları sahibine getiren kedilere benzetildi. Sanat dünyasında dönüşümlü olarak bir kedi veya firavun faresi olarak tanımlandı.

AMMİT: ÖLÜLERİN YUTUCUSU

Ammit; Ammut, Ammet, Amam, Amemet ve Ahemait isimleriyle de biliniyordu. Ancak "Ölülerin Avcısı" adı ile kanıksandı. Ne var ki bu bile yeterli gelmemiş, ona “ÖIülerin Yutucusu”, “Kalp Yiyen” ve “ÖIümün Büyüğü” gibi adlar da konmuştu.

Ölü kalbiyle besleniyordu.

Mısır mitolojisinde suaygırı, timsah ve aslanın melezi bir hayvan ile tasvir edildi. Dişi bir tanrıça olduğuna inanılıyordu ancak hiçbir zaman kendisine tapınılmadı. O ise kendisine tapınılmadığı için, Mısırlıların korktuğu her şeyi somutlaştırdı.

Ancak inanılmaması onun 'mitolojik gerçekliğini' ortadan kaldırmıyordu. Kendi içinde prenseiplere sahipti.

Anubis tarafından yapılan mahkemede ölünün ruhu temiz ise ölüye dokunamazdı. Ama Maat'ın tüyü ölünün kalbinden daha hafif ise Ammit ölünün kalbini yerdi ve böylece ölünün Aaru'ya girişleri engellenirdi. Ammit tarafından kalbi yenen ruhun, asla rahata eremezdi.

SHEZMU: İNFAZ, KAN VE ŞARAP TANRISI, PARFÜMÜN EFENDİSİ

Elinde kasap bıçağı olan aslan başlı adam olarak tasvir edildi. Bu tasvir bile onu korkutucu kılmakta yeterliydi. İlerleyen zamanlarda büsbütün bir aslan olarak mitolojide yer aldı. Çelişkili kişiliği ile tanınmıştı.

Bazen "Parfümün efendisi", "Tüm değerli yağların yapımcısı", "Yağ presinin efendisi", "Merhemlerin efendisi" ve "Şarabın efendisi" olarak anıldı. Aynı zamanda bir kutlama tanrısıydı. Hatta Eski Krallık metinlerinde Shesmu'ya özel kutlanan bir bayramdan söz ediliyordu. Bu bayramda genç erkekler ayaklarıyla üzümleri çiğnerdi ve Shesmu için dans edip şarkı söylerdi.

Bazen de kendisine "Kanın efendisi", "Tanrıların büyük katliamcısı" ve "Bedenleri parçalayan" lakapları takıldı. Kana susamış, vahşi bir tanrıydı.

(Eski Krallık Piramidi Metinlerinde, birkaç dua Shesmu'dan yiyecekleri ölen bir krala vermek için bazı tanrıları parçalayıp pişirmesini ister. Çünkü ölen kralın, yıldızlara giden tehlikeli yolculukta hayatta kalabilmek için ilahi güçlere ihtiyacı vardır.)

Yeraltı dünyası ile oldukça karmaşık bir ilişkisi vardı. Bu ona olan korkunun artmasında etkili olmuştu. Ancak en korkutucu yanı şüphesiz ceza sistemi ve yöntemiydi. Çünkü o yanlış yapan insanların kafalarını üzüm cenderelerinde (winepress) ezerek öldürtürdü.

BABİ: CİNSEL HAZZIN KATİLİ

Boğaya benzer bir babun şeklinde tasvir edilmişti. Babi yerine Baba olarak da anılırdı. Arap babununun tanrılaştırılmasının sembolüydü.

O dönem babunlar ölü olarak kabul ediliyordu ve bu nedenle Babi Yeraltı Dünyası Duat tanrısı olarak kabul edildi. Korkunç yanlarından biri, çok kana susamış ve bağırsaklarda yaşayan olarak görülmesiydi. Eski Mısırlılar, Babi'nin doğurganlığı için dua ederdi. Bu dualar arasında, Babi'nin güzel bir cinsel yaşamı olması dilekleri de yer alıyordu. Ne var ki Babi hep ereksiyon halinde tasvir edilirdi.

Kendisi için en iyi cinselliği dileyen bu babun şefi, insanların cinsel hazlarını yok etme ve cinsel sorunlara yol açma gibi eylemlerde bulunurdu.

Antik Mısır'da Babi, insanların öbür dünyada sağlıklı bir cinsel yaşam istemeleri için dua edeceği tanrı olarak bilinir. Bir diğer kaynağa göre, Babunların belirgin derecede yüksek libidoları vardı ve bu nedenle Babi, ölülerin erkeklik tanrısı olarak da kabul edildi.

 

Kaynak: 1