Romalı şair Ovidius’un anlattığına göre Ligdus ve Telethusa çiftçilik yapan fakir bir ailedir. Telethusa hamile kaldığı haberini Ligdus’a büyük bir sevinçle verir. Fakat kocası hiç de beklediği gibi sevinçle gibi karşılık vermez. Hatta çocuk oğlan olursa bakabileceklerini ve eğer kız olursa öldürmeleri gerektiğini söyler. Çünkü çeyiz dizebilecek güçleri yoktur.
Kocasının söylediklerinden sonra morali bozuk, içi buruk halde Telethusa, tanrıça İsis’in tapınağına gider. Tanrıçaya kendisine yardım etmesi için yalvarır. Tanrıça İsis, Telethusa’ya görünür ve nasıl doğarsa doğsun çocuğu yaşatması karşılığında ona yardım edeceğinin sözünü verir.
Telethusa doğum zamanı geldiğinde bir kız dünyaya getirir. Adını da her iki cinsiyet için kullanılan İphis koyar. Çocuğunu bir erkek çocuk gibi yetiştirir. İphis okulda İanthe’ye aşık olur. İanthe de İphis’in bir kız olduğundan habersiz ona aşık olur. Zamanla aileler ikisini nişanlarlar. Düğün yaklaştıkça İphis’in içini bir endişe sarar. Çünkü sevgilisi İanthe onun tam bir erkek olmasını bekler.
Sırlarının açığa çıkmasını istemeyen anne Telethusa kızını alıp tanrıça İsis’in tapınağına götürür. İphis nişanlısını hayal kırıklığına uğratmak istemediğini tanrıçaya dualarla anlatır. Günlerce gözyaşı döktükten sonra tanrıça İsis verdiği sözü tutmanın zamanı geldiğini anlar.
İphis tapınaktan tam bir erkek olarak çıkar ve düğün eksiksiz olarak gerçekleşir. Sevgilisi İanthe ile evlenir.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız