Lanetlenmeden önce dünya güzeli olan Medusa, öylesine güzelmiş ki tanrılar peşinde koşar, tanrıçalar bile kıskanırmış. Siz düşünün yani.

Sonra ne mi oldu?

Gorrgonları anlatırken bahsetmiştik. Yine de Gorgonları okumadıysanız diğer içerikten hemen okuyabilirsiniz.

Medusa, Poseidon’un kendisine zorla sahip olmasıyla hamile kalır. Tabii Poseidon’a aşık olan Athena kendisinin tapınağında yaşanan bu rezalet yüzünden kendisini aşağılanmış hisseder. Giderek de artan siniriyle lanetle yetinmez ve Zeus ve Danae’nin oğlu Perseus’tan Medusa’yı öldürmesini ister.

Ah bu kıskançlık! Görüyorsunuz değil mi, tanrıça bile lanetle idare edemedi. Tanrıça da olsan kıskanıyorsun işte…

Perseus, Medusa’nın mağarasına gider. Bir ayna yardımı ile yansımasına bakarak onu öldürmeye çalışır. Neden ayna ve yansıma demezsiniz diye düşünüyorum. Ama diyecekseniz de hemen yanıtlıyorum. Çünkü lanet yüzünden Medusa’nın gözleri taşa çeviriyor. Bu sebeple doğrudan bakmamak gerek.

Perseus, Medusa uyuduğu sırada kılıcı ile Medusa’nın başını gövdesinden ayırır.

Kafası kesilirken etrafa sıçrayan kanlardan Medusa’nın Poseidon’dan olan çocukları doğar. Kim bu çocuklar? Pegasus ve Chrysaor. Onlardan da bahsedeceğiz başka içeriklerde.

Perseus, Medusa’nın kopan başını daha sonra taşa çevirme laneti için saklar.