Yunan mitolojisinde çok bilinen bir mit olan Smyrna miti bazı yerlerde farklı bir versiyonla anlatılmaktadır. Bu mitte Kıbrıs kralı Kinyras’ın kızı olarak Myrike adı geçer.

Myrike, Tamaris yani ılgın ağacı anlamına gelir. Burada da aynı Smyrna’nınki gibi bir son görülür. Myrike babasını kandırarak onunla ensest ilişkiye girer. Babası kızının oyununu anlayınca tiksinti duyarak onu öldürmek ister. Ama tanrılar Myrike’nin yakarışlarına son anda acırlar ve onu ılgın ağacına dönüştürürler.

Mısır mitolojisinde tanrı Osiris’in kutsal ağaçlarından birisi ılgın ağacıdır. Osiris bir kutuya hapsedilip Nil Nehri’nin sularına bırakıldığında kutu akıntıyla sürüklenerek ılgın ağacının dallarına takılmıştı. Ilgın ağacı yükseldikçe Osiris’in içinde olduğu kutuyu da sulardan kurtararak kollarına tutuyordu.

Bir gün ülkenin kralı bu büyük ılgın ağacının methini duydu. Kutudan ve içindeki Osiris’ten haberi olmadan ılgın ağacının kesilip sarayına getirilmesi emrini verdi. Hizmetkarları da ılgın ağacını kesip saraya taşıdılar. Kral ağacın görkemini bozmadan gövdesini sarayın ortasına kolon olarak diktirdi.

Tanrıça İsis de bu ılgın ağacının daha doğrusu eşi Osiris’in izini sürüyordu. Bir yolunu buldu ve sarayda dadı olarak işe başladı. En sonunda da kraliçe Astarte’ye gerçek hikayesini anlattı. Böylece kraliçenin de izniyle ılgın ağacından kolonu keserek Osiris’in içinde olduğu kutuyu aldı.

İsis bildiği tüm büyüleri tek tek uyguladı ve Osiris’i diriltti. Kısacık da olsa onun canlı bedenine kavuştu ve onunla birleşerek oğulları Horus’a hamile kaldı.