Brunhild veya Brynhildr, Almanya destanlarında ünlü bir Valkür’dür. Kral Heimir’in gözetiminde valkür olması için yetiştirilirken, Kral Agnar genç kızın büyülü gömleğini çalar ve ondan önündeki savaş için sadakat sözü alır.

Kral Agnar ve Hjalmgunnar arasındaki savaşı Odin, Hjalmgunnar kazansın ister ve Brunhild’in Kral Agnar’ın tarafında olmasını kendisine itaatsizlik olarak görür. Bu yüzden genç valkürü cezalandırır. Cezası da korkusuz bir adam onu bulup evlenme sözü verene kadar Hindarfjall Dağı’nda etrafı ateşten duvarlarla çevrili şekilde sonsuz uykuya yatmaktır.

Kahraman Sigurd, ejderha olan Fafnir’i öldürüp kanında yıkandıktan sonra yolculuğu esnasında uyuyan güzel olan Brunhild’i bulur. Kehanetin gerektiği şekilde valkürü uyandırır ve onunla üç gece birlikte geçirdikten sonra oradan ayrılması gerekir. Yola çıkan Sigurd, yolda kendisine aşık olan Gudrun ile karşılaşır. Gudrun bir zehir hazırlayarak Sigurd’a içirir ve bu sayede Sigurd verdiği sözü unutarak Gudrun ile evlenir.

Çok uzun zaman sonra Brunhild ve Gudnur bir gün aynı nehirde denk gelip beraber yıkanırlar. Gudnur ona kocasının verdiği yüzüğü gösterince Brunhild, Sigurd’u hatırlar. Çünkü yüzüğü Sigurd’a kendisi vermiştir. İntikam almak isteyen Brunhild kendisiyle evlenmek isteyen Gunnar’a Sigurd’u öldürmesini istediğini söyler. Çünkü kendisine evlilik sözü verip başkasıyla evlenmiştir. Gunnar evlenme umuduyla bu isteği yerine getirir ve Sigurd’u öldürür. İntikam almak içini soğutsa da kendini bıçaklar ve Sigurd’la aynı ateşte yakılmak ister.

Ablacım madem seviyorsun neden ölsün istiyorsun? Bakın yine bir “Oysa herkes öldürür sevdiğini” noktasına geldik. Uyuyan güzel masalının neye dayandığını söylememe gerek yok galiba?

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: Özhan Öztürk- Dünya Mitolojisi