Dekorasyon serimize tam gaz devam ediyoruz ve bu sefer bilgi ağırlıklı değil de şöyle keyif ağırlıklı bir paylaşımımız olsun ne dersiniz? Eğer sizi ilk defa bir dekorasyon içeriğimde ağırlıyorsam önceki içeriklere buradan, şuradan, ordan, burdan, kenardan, köşeden bakabilirsiniz!
NE DERDİNİZ VAR?
Ne derdiniz varsa bu içerikte bir kenara bırakıyorsunuz. Evet, ciddiyim. Dekorasyon içeriği diye geldik bacı sen ne anlatıyorsun diyebilirsiniz, dekorasyonun amacı konuya komşuya güzel görünsün değildir, siz kendiniz iyi hissedin diyedir. Evin en güzel manzaralı odası misafir odası değildir, sizin ya da çocuğunuzun odasıdır. O nedenle dekorasyonunuza önem veriyorsanız ki sanıyorum ki o sebeple buradasınız, iyi hissetmek amacıyla bir oda döşeyelim beraber ve satın alamıyorsak bile kafamızın içinde o odaya girip oturabiliriz.
Öncelikle odamızın amacını belirleyelim. Televizyon mu izlemek istiyorsunuz bu odada, YALNIZ MI KALMAK İSTİYORSUNUZ, bangır bangır müzik mi dinlemek istiyorsunuz, kitap mı okumak istiyorsunuz..? Siz karar verin.
Odanın boyutunu belirleyelim. Bir ucundan öbür ucunun görünmeyeceği kadar büyük olabilir, orta büyüklükte, küçük artık size kalmış.
Pencereleri, balkonu var mı? Buralar nereye bakıyor? Duvardan duvara pimapen yaptırmış olabilirsiniz soğuk girmesin diye, ya da balkon var kapıları ardına kadar açık denize bakıyor, esinti de var hafif, belki sadece dört duvar var kapı bile yok sadece siz varsınız...
Odanın rengini belirleyelim. Duvarlar, eşyalar, kıyafetleriniz ne renk? Hangi tonlar olsun odanızda, benim belli pembe kesin olacak bir yerde, sizler hangi rengi istersiniz?
Eşyaları yerleştirelim. Hiç eşya olmasın derseniz olmasın, olsun derseniz de ben de sorarım ama ne olsun? Boydan boya kitaplık mı olsun? Ya da bir masa iki sandalye mi olsun?
Odanızda nasıl bir koku istersiniz? Kokulu mumlar mı yakacaksınız, ya da pencereler açık dışarıdan kokular mı geliyor deniz olur orman olur çiçek olur...
Odamızın aydınlatmasını belirleyelim. Loş bir ortam mı var yoksa tam güneş batacak da o son ışığı vardır ya güneşin, o nasıl güzel bir vedadır güneş hanım/bey? Sabah güneşi mi aydınlatıyor odayı, yoksa gece kadar karanlık mı?
Geldik can alıcı konuya. Yanınızda biri var mı? Var ise kim? Kimse yok, sadece me myself and i mı? Aileniz mi var? Kaybettiğiniz biri mi var?
Ne konuşuyorsunuz, ne yapıyorsunuz? Mesela ben tek başıma olmayı hayal etmedim ama yalnız kalacağım bir köşem de olsun istedim odamda, susma köşesi gibi. Çocukların ceza sandalyesine benzedi ama lazım oluyor bazen. İçine dönüp bir bakması gerekiyor insanın ve ortamın içinde olmaktansa dışında olup bir de gözlemlemesi gerekiyor.
Eğer paylaşmak isterseniz hayalinizdeki odaları, yorumları seve seve okumak isterim.
Unutmayın ki ev sizin eviniz,siz yaşayacaksınız orada. İçinde huzur olmayan ev; yuva değil, sadece binadır.
Bir sonraki içeriğe kadar kendinize çok iyi bakın!
Yorumlar
Ben odamın büyük olmasını tercih ederdim, camları da büyük olmalı ve manzaralı olmalı
Beyaz büyük pencereli, orman ve deniz manzaralı bir cam kenarında; bir sehpa, minnoş iki berjer. Kahve kokusu: ben ve siz editör hanım
ay çok güzel
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız