HUKUK FAKÜLTESİ SORUNSALI!

Evet tahmin edeceğiniz üzere, hukuk okuyorum ve bugün 5 Mart Hukuk Devleti Günü, ben de sizlere bir içerik yazayım içimi dökeyim istedim. Başlık fotoğrafındaki kedi vize-final döneminde bne:

Neyseler neysesi, ben ağlayarak yazacağım içeriği ama umarım sizler gülerek okursunuz. Hem belki hukuk fakültesi tercih etmek isteyenler bir daha düşünür.

Kazanması ayrı okuması ayrı dert olan canım bölümüm, kazandım diye sevinirsin hemen bio'na LAW diye yapıştırıverirsin, adalet kazanan kankilerin de law yazmış teraziyi koymuş olur ve dersin ki what? Ayrıca bio'daki terazi emojisi manavlıkla karıştırılabilir, olabilir yani.

Sınavlarda fiziksel olarak sınırlarınızı zorlar ve 5 dakikada 1 sayfa yazı yazarsınız. Sınav kağıdının başında tane tane yazmış olduklarınız sonunda savaş alanına döner. Bir de tükenmez kalem kullanırsınız sınavlarda yanlış yazdığın yeri hatır hutur silersiniz. Çığlıklar... Yardım çığlıkları...

Bölüme başladıktan sonra kucağında o 'takoz' olarak nitelendirilen hem beyin hem kol kası yaptıran kitapları başlarda kucağında gezdirmek çok havalı gelir ama sonra fıtık mı olayım yoksa hava mı atayım dersin ve taşımazsın kitapları yanında. Zaten o kitaplar bitmiyor da... Ders notu, pratik kitabı, kanunlar, en az 3 kaynak derken sağ gözün seyirmeye başlar ve kitapların ağırlığının sayfa sayısından olmadığını anlarsın.

E sonuçta zaten son gün çalışma gibi durum söz konusu değil, diğer bölümler vizede 100 sayfa yer çıkacak diye zırlarken sen vize konunun kaç kitaptan oluştuğuna bakarsın. Hadi otur oku bakayım bir gecede 1000 sayfa.

Derste örnekler üzerinden gidince çok ilginizi çeker, güncel olayları yorumlar ve tartışırsınız. En çok bu özelliğini seviyom bölümümün. Ama gerçekte olan avukat sayısının beş katı kadar sosyal mecralarda avukat olduğu için onlara bakıp bir takım sinir krizleri de geçirmeniz mümkündür.

Kütüphanede çalışırsın genelde çünkü o kadar kitaba evde ne yer ne de bütçe vardır yani. Hukuk öğrencisi kütüphaneye giriş yaptığında, herkes der ki 'geldi yine yürüyen yıkık'.

İnanılmaz sorular ve eleştirilerle karşılaşırsınız. 'Hukuk okuyorum' dediğiniz an 'o kadar avukat var yeaa' diye size potansiyel işsiz gözüyle bakarlar -hayır, gerçekten bunu söyledin de ne oldu?-, 'O kadar kanunu ezberleyecek misin?', 'Şimdi ben X'i öldürsem kaç yıl yerim?', 'Evet, söyle bakalım hukuk nedir?','Suçluları nasıl savunacaksın?'...

Fosforlu kalemler en yakın arkadaşınız olur. Çok da güzel kokuyor ha...

Ay bir de o kitaplarınız inanılmaz kıymetlidir, herkesin gözü vardır alt dönem üst dönem arası alışveriş olsun ister ama yoo... O kitaplar duvarın bir köşesine dizilmeden asla!

Böyle boş boş konuşan biriyle sohbet ederken duyduklarınızın hafızanızdan hemen silinmesini istersiniz daha Medeni Usul Hukuku için yer açılması lazım. Evet, 360 mb hafızam kaldı mecbur sileceğiz Sivas'ın Yolları türküsü sözlerini.

'Eee mezun olunca avukat mı olmak istiyorsun, hakim-savcı mı?' sorularına verecek cevabınız 'mezun olmak istiyorumdur'.

HUKUK ÖĞRENCİSİNİN KONULARINI YETİŞTİREBİLMESİ, DIŞARIDA VAKİT GEÇİREBİLMESİ HATTA KENDİNE VAKİT AYIRABİLMESİ İÇİN BİR GÜNÜN EN AZ 30 SAAT OLMASI GEREKİR. 

Saçlarımdaki beyazlarımın sebebi canım bölümüm, seni seviyorum ama aynı zamanda 'niye hukuk okuyorum ki ya' diye de sormuyor değilim. Mezun olunca içeriği kesin gelir, kutlarız tamam mı? Ay amin inşallah!