Kadınların karşılaştığı en büyük zorluklardan biri, yaşına göre nasıl giyineceğini öğrenmek. Bu zor bir şey ve çok fazla değişkeni var ama gelin birlikte ele alalım ve birkaç temel ipucu öğrenelim.

Pek çok kadın, yaşlarına göre nasıl giyineceklerini öğrenmekte zorlanıyor. Zor, çünkü bu sayı her zaman değişiyor, ve tarzınızı buna göre nasıl ayarlayacağınızı bilmek zor. Ve bence hepimiz (belki bilinçaltında) o ihtişamlı yılları geride bırakmak istemiyoruz. O halde bugün yaşınıza göre nasıl giyineceğiniz hakkında konuşalım. Bu, herkese uyan tek bir çözüm değildir ve her yaşa göre değişkenler vardır. Ancak, yaşınız ne olursa olsun tarzınızı şık ve yaşınıza uygun tutmanıza yardımcı olacak birkaç ipucunu sizinle paylaşmak istiyorum.

20'Lİ YAŞLARA GÖRE GİYİNMEK

1. Bu, deney yapma yaşıdır.

20'li yaşlarınızla ilgili eğlenceli olan şey, birçok farklı stille oynayabilmeniz ve hangilerinin size uygun olduğunu görebilmenizdir. Moda ile deneysel olun ve yeni trendleri denemekten korkmayın. Trendler korkunç olsa bile sevimli görüneceksin. Herkes bu aşamalardan geçiyor.

Spor ayakkabılar, mini elbiseler, kısa veya uzun tişörtler, tişört elbiseler, çılgın kot pantolonlar… hepsini giyip deneyebilirsiniz. Açıkçası vücut tipinizi ve yaşam tarzınızı göz önünde bulundurun (sıkıntılı, yıpranmış kot pantolonlarınızı gündelik ofis işinizde giymeyin), ancak dolabınızla EĞLENCELİ olun.

2. Bu sezon ihtiyacınız olacak birkaç parçaya yatırım yapın.

Bu, hayatınızın bir iş görüşmesi yapacağınız, düğünlere, babyshower ve diğer birçok büyük yaşam olayına katılacağınız zamandır. Düğünlerde ve görüşmelerde giyebileceğiniz siyah veya ten rengi klasik topuklu ayakkabılar, başka bir görüşmede pantolon, etek veya elbise ile giyebileceğiniz özel dikilmiş bir blazer ve gerçekten güzel bir yün ceket veya süet gibi birkaç kaliteli parçaya yatırım yapın.

30'LU YAŞLARA GÖRE GİYİNMEK

1. Tarzınızı belirlemeye başlamanın zamanı geldi.

Dolabınızı temizleyerek başlayalım. Biraz denemek için hala zaman var, ancak bu yıllar tarzınızı belirlemeye başlamanız gereken yıllar ve dolabınızı gözden geçirip oraya ait olmayan parçaları elden çıkarmakla başlıyor. (Lütfen çöpe atmayın, ihtiyaç sahiplerine ulaştırın.)

Neyi elden çıkarmalısın?

Liseden HER ŞEY.
Eskimiş kot pantolon - birkaç delik iyidir. Parçalanmış olanlar gitmeli.
Kısacık şortlar. Biraz uzunluk ekleme zamanı. (Yine tabii ki size kalmış.)
Uygun olmayan veya yıpranmış her şey.

2. Nicelikten çok nitelik.

30'lu yaşlarınız, gardırobunuza yatırım yapmaya başlamanız gereken zamandır. Bu, gardırobunuzdaki her parçaya 100 TL harcamanız gerektiği anlamına mı geliyor? Yoksa artık önümüze gelen her mağazadan alışveriş yapamayacağınızı mı? Tabii ki değil. Ama annemin her zaman dediği gibi, "ucuz insanlar iki kez öder" ve bu çok doğru. Sırf ucuz diye bir şeyler almayı bırakmanın zamanı geldi. Hepimizin dolabımızda bir yıkamadan sonra mahvolan, birkaç giyişten sonra hapşıran ve şekilsiz 30 giysi yerine yıllarca dayanacak ve bizi harika hissettirecek 10 giysi olmasını tercih ederiz.

3. Biraz gelişmişlik ekleyelim baby.

30'lu yaşlarınız, görünümünüze biraz daha sofistike eklemeye başlamanız ve genç parçaları şık ve klasik parçalarla dengelemeniz gereken yaştır.

İşte bazı örnekler: Baskılı bir tişört giyiyorsanız, kıyafete şık ve klasik bir hava katmak için üstüne bir blazer ceket ekleyin veya sivri uçlu düz ayakkabılarla eşleştirin. Spor ayakkabı giyiyorsanız, bir tişört yerine bir kot pantolon ve bir bluz ile eşleştirin. Verebileceğim milyonlarca örnek daha var ama umarım anlamışsınızdır.

“Gençle gençliği eşleştirmek gençliğe eşittir. Gençliği klasikle eşleştirmek, yaşa uygunluğa eşittir.”

40'LI VE 50'Lİ YAŞLARA GÖRE GİYİNMEK

1. Henüz büyükanne kıyafetlerinin zamanı değil!

Bu senin hayatının asal noktası! Kendinizi tepenin üzerindeymiş gibi hissetmeyin ve bundan sonra sadece büyükanne kıyafetleri giyinmeyin. Hala süper şık ve genç olabilirsiniz ve kesinlikle eğlenceli parçaları kombininize ekleyebilirsiniz. Bu, muhtemelen ne yaptığınızı ve neyi sevmediğinizi anladığınız ve başkalarının ne düşündüğünü umursamadığınızı fark ettiğiniz yaştır. Bu özgüveni sallayın ve tarzınızla eğlenin!

2. Klasik anahtardır.

Klasik parçalar en iyi arkadaşınız olacak çünkü genç parçalar giyerken o yaşa uygun hissi veriyorlar. Dolabınıza düğmeli gömlekler, gömlek elbiseler, blazerler, şık babetler veya mokasenler veya klasik beyaz spor ayakkabılar eklemeye başlayın.

Eskitilmiş parçalardan ve kısa etek çizgilerinden kurtulmanın zamanı geldi. Bacaklarınız harikaysa ve onları göstermek istiyorsanız, üzerinize oturan kalem etekler, bodycon elbiseler ve skinny jean/pantolonlara odaklanın ama her şeyi ortaya çıkarmak yerine biraz hayal gücünüzü kullanın.

Büyük bedenlerden uzak durun. Menopoza girerken kilonuz dalgalanabilir ve herhangi bir beden değişikliğini maskelemek için büyük beden parçalar seçmeye meyil gösterebilirsiniz. Ancak bedeninize uygun kıyafetleri seçmek sizi daha ince gösterecek ve vücut hatlarınızın en iyi kısımlarını vurgulayacaktır.

Süper moda bir şey denemek istiyorsanız, modaya uygun bir ayakkabı veya çanta deneyin.

3. Terziniz en iyi arkadaşınız olmak üzere.

Fazladan biraz para harcayın ve kıyafetlerinizi kişiye özel hale getirin. Terziler aslında oldukça ucuzdur ve büyük bir fark yaratırlar. Pantolonunuz ve kot pantolonunuz boyunuza uygun uzunlukta olmalı, belinizde boşluk olmamalı, gömlek ve ceketleriniz sizi şekillendiren dikişlere ve detaylara sahip olmalıdır. Giysilerin SİZİN için çalışmasına izin verin!

60'LI YAŞLARA GÖRE GİYİNMEK

1. “Büyükanne” tarzından uzak durun.

Yaşlandıkça, pasteller ve küçük çiçek baskılar kolayca “büyükanne” hissi verebilir, bu nedenle parlak renkleri ve cesur çiçekleri satın alın. Ayrıca şık bir siyah beyaz kombinasyonu veya klasik lacivert ile asla yanlış gidemezsiniz. Şimdi güvenli oynamanın zamanı değil - cesur olun!

2. Henüz uyum sağlamadıysanız, kaybedecek zamanınız yok!

60'lı yaşlarındaysanız ve kıyafetleriniz üzerinize tam oturmuyorsa, terziye gidip bunu düzeltmenin zamanı geldi. Terzi, pantolonunuz için doğru uzunluğa, belinize uygun olana veya kolunuz için en iyi kol uzunluğuna karar vermenize yardımcı olabilir. Ve unutmayın, blazerler ve pantolonlar gibi önceden dikilmiş parçalar her zaman size daha iyi uyacak şekilde değiştirilebilir.

Yaşlandıkça herkesin vücudu farklıdır, bu nedenle her seferinde çalışmak için standart boyutlara güvenmeyin.

"Üzülmeyin, uygun hale getirin!"

3. "Kostümsü" herhangi bir şeyden kaçının.

Payetler, püsküller, broşlar, tüyler… “kostümsü” olarak görülebilecek her şey muhtemelen uygun değildir. Bu klasik parçalara sadık kalın. Yine de renkler, baskılar, ayakkabı stilleri gibi trendleri deneyebilirsiniz, ancak süper moda vagonlara atlamaktan kaçının.