Anormal olarak kas, karaciğer ve yağ hücreleri  enerji sağlamak için şekeri kullanamaz. 
Kullanılamayan şekerin de buna bağlı olarak kanda düzeyi yükselir.  
Şekerin enerjiye çevrilebilmesi için insülin gerekli olduğundan, beyin, pankreasa daha fazla insülin üretmesi emrini verir.  
Kanda insülin düzeyi de artar. 
Kullanılamayan şeker organlarda depolanmaya başlar. Sonuçta obezite, kan yağlarında artış, yüksek tansiyon, şeker hastalığı ve kalp-damar  hastalıkları görülebilir.
 

İnsülin direnci gelişimini artıran bazı sebepler:
Genetik yatkınlık
Yanlış beslenme (karbonhidrattan zengin-unlu, şekerli besinler)
Şişmanlık
İleri yaş
Bazı ilaçlar (steroidler ve psikiyatrik ilaçlar)
Uyku apnesi
Bazı hormonal bozukluklar (böbreküstü bezi hastalıkları veya polikistik over hastalığı)
 

Bazı Bulgular:
Yemeklerden sonra uyku
Çabuk acıkma
Hızlı kilo alımı ve kilo  vermede sıkıntı
Özellikle akşamları tatlı krizleri
Ciltte koyulaşma ve kahverengi kadifemsi lekelerin oluşması
 

Tanı konulabilmesi için aile öyküsü araştırılır, muayene edilir ve açlık kan şekeri, şeker yükleme testi, 3 aylık kan şekeri (HbA1c) ve kan insülin düzeyleri ölçülür.
Şeker hastalığı tanısı konursa tedavisi hemen başlanır. 
 

Tedavide İnsülin düzeylerine göre önce diyet (glisemik indeksi yüksek gıdalardan uzak durmak gerekir) ve egzersiz (günde en az yarım saat tempolu hareket-kişiye göre) programı ayarlanır ve/veya ilgili ilaçlar başlanabilir. Kısa aralıklarla takip gerekir. 
 

Tedavi edilmezse;
Şeker hastalığı, kalp hastalıkları, damar tıkanıklıkları ve buna bağlı felç durumları, görme kaybı, böbrek hastalıkları, kanser gelişimi ile karşılaşılabilir.
*Açlık kan şekeri;
Normal; 100 mg/dl'nin altındadır. 
Pre-diyabet; 100-125 mg/dl arasındadır. 
Diyabet; 126 mg/dl veya daha yüksektir.
*HbA1C düzeyinin %4,7 ile %5,6 arasında normaldir.
Pre-diyabet; %5,7 ile %6,4 aralığı kabul edilir. 
Diyabet; %6,5 ve üzeri değerlerdir.

*Paylaşımlar kısa bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi önerisi değildir.