İnsanların neye inanıp neye inanmayacakları konusu son derece tuhaf bir durumdur aslında. Çünkü istisnalar hariç aslında insanların geneli kendilerini mutlu edecek olan duymak istediği şeyler söylendiğinde inanmayı tercih eder. Örneğin bir insan size üzerinde olan giysinin nasıl gözüktüğünü sorduğunda ona çok yakıştığını söylediğinizde bu onu mutlu eder ve mutlu olduğu şeye inanmayı tercih eder.
Bu aslında bir yalan olsa bile. Çünkü insanlar kötü olan gerçeklere genellikle inanmak istemeyecektir. Gerçeklik kavramı insandan insana çarpıtılabilir ve bu kavram çarpıtılabilir olduğu için insanlar her zaman için insanlar kötü olan gerçeklerin yalanlarla çarpıtılarak iyi olmuş hallerine inanmayı tercih edeceklerdir. Çünkü insanların geneli için önemli olan gerçekleri bilmek değil sadece mutlu hissetmektir, iyi hissetmektir ve güvende hissetmektir.
Az sayıda insan olumsuz gerçekleri de duymayı tercih eder. Daha da az sayıda insan bu olumsuz gerçeklerle yüzleştikten sonra bu gerçekleri değiştirecek çözümler bulup o çözümleri uygulamaya başlayacaktır. Ama genel olarak bakıldığında insanlar sadece kendilerini mutlu eden çarpıtılmış gerçekleri duymayı tercih edeceklerdir.
Yorumlar
ben mutlu olduğuma inanmaya okeyim
Bizi mutlu eden her zaman gerçek olan değildir
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız