Kanser teşhisi koyulan hastaların belli miktarda üzüntü ve kaygı duymaları doğal bir sonuçtur. Uzman psikologlara göre yoğun psikolojik stresin tedaviyi olumsuz yönde etkilediğine dair pek çok bilimsel kanıt vardır. Bu nedenle kanser tedavilerinde hastaların psikolojik stres düzeyi ve psikolojik iyi oluş hali de tedavi ekipleri tarafından ayrıca değerlendirilmektedir. Onkoloji tedavilerinde psikolojik desteğin önemi gün geçtikçe daha iyi anlaşılmaktadır ve pek çok onkoloji merkezinde psiko-onkologlar da tedavi ekinin bir parçası haline gelmiştir.
Stresin kanser sonuçlarını doğrudan etkilediğine dair henüz güçlü bir kanıt bulunmamaktadır. Ancak uzmanlar bazı verilerde, yoğun psikolojik stres yaşayan hastaların çaresizlik veya umutsuzluk duygusu geliştirdiğini gösterdiğini kaydetmişlerdir.
Bu çaresizlik veya umutsuzluk hastaları vazgeçmeye, tedaviyi bırakmaya, tedavi kılavuzlarına uymaya ve riskli davranışlarda bulunmaya itmektedir. Bu davranışlar da kanser hastalarında erken ölüm riskini arttırmaktadır.
Kanser hastalarının tedavi ve yan etkiler ile uğraşırken günlük rutinlerine devam edememeleri önemli bir stres kaynağıdır. Bu nedenle hastaların günlük yaşam rutinleri için yakınlarından pratik destek almaları, hastalığın yarattığı duygusal etkileri yakınları ile konuşup paylaşmaları, aile ve yakınların desteğine izin vermeleri önemlidir.
Kanser tedavilerinde, kanserin klinik tedavileri sadece tıbbi değil aynı zamanda hastaların tedavileri sırasında ruh sağlığını da geliştirmeye odaklıdır. Kanser hastalarında ve hayatta kalanlarda sosyal pozitif psikoloji, fiziksel ve zihinsel sağlıklarını ve sosyal işlevselliklerinin iyileşmesini teşvik etmek için dünya çapında çalışmalar yapılıyor.
Psiko-Onkoloji; Hastalığın tüm aşamalarında kansere verilen psikolojik tepkiler ve hastalık sürecini etkileyebilecek psikolojik, davranışsal ve sosyal faktörler.
Kanser hem bedeni hem de zihni etkiliyor. Kanser teşhisi, hastaların üçte birinden fazlasında anksiyete ve depresyona neden oluyor. Kanser hastalığı aynı zamanda aile üyelerinin hepsini etkiliyor ve aile işlevini bozabiliyor.
Psiko-onkoloji sayesinde hastalar, tıbbi tedavinin streslerini, duygusal ihtiyaçlarını, ağrı, uykusuzluk, ilişkiler, bakım verme ve kanser teşhisi sırasında ve sonrasında hastaların ve ailelerinin karşılaşabileceği diğer sorunlarla nasıl başa çıkacaklarını öğreniyorlar.
Yorumlar
Bence tanıyı psikologlar haber vermeli ve sonra düzenli aralıklarla görüş sağlanmalı. Bunun için devlet hastanelerinde yeterli sayıda psikolog görevlendirilmeli.
Etkisi çok fazlaymış
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız