Sıradan bir aile pikniğiydi. Ta ki annesini gözden kaybedene kadar. O aile pikniğinin yapıldığı gün, on üç yaşındaki bir çocuğun, hayatının sonuna kadar unutamayacağı bir görüntü ile sonlandı. Görüntüde üzerinden sular damlayan annesinin cesedi vardı. Bir de yüzündeki örtü.
O küçük çocuk Rene Magritte idi.
Gerçeküstücülük akımının filozofu, gizemcisi olarak anılan ressamın eserlerinde kullandığı örtü annesini gördüğü ve hayatı boyunca rüyalarında gördüğü örtüdür. Kırmızı bir örtü kullandığı "Terapist" isimli eserinde ihtiyar bir adam tek başına seyirciye mesajlar vermektedir. Yaşlı adam bastonunu bir elinde diğer elinde ise yalnızca bir torbaya sığan hayat birikimlerini tutmaktadır. Üst bedeni bastırdığı tüm duyguları temsilen bir kafese hapsedilmiştir. Kafeste resmedilen iki güvercin ise bedensel erkek isteklerini simgeler. Kafesin kapısı açık olmasına rağmen kuşlar uçmak için hiçbir hamle yapmamaktadır. Kafesin bir kısmı kırmızı örtüyle örtülmüş olsa bile seyirciye dönük kısmı örtülü değildir. Yaşlı adamın bedensel isteklerini artık bastırmak zorunda değildir. Çünkü cinsel dürtüleri özgürlüğe kavuşturulsa bile onun için bir anlamı olmayacaktır.
Akımın temsilcilerinin temel amacı; toplumsal gerçeklik olarak kabul ettirilen dayatmaların alt-üst edilmesi gerektiğidir. Toplumsal ön yargılara, birbirine karşı tahammülsüzlüklere ‘Başkaldırı’ hareketinin gizem ressamı…
Yorumlar
Enteresan bir tablo
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız