Aşkın mesafe tanımadığının kanıtı olmaya aday bir çift Kafka ve Milena. Ayrıntılarını bilmek isterseniz şuraya tık tık.
İşte bu aşkın mektuplarından sizler için 10 alıntı derledik. Aşkın en saf ve güzel hali.
Mesela neden senin odanda duran sen sandalyende ya da çalışma masanda otururken, uzanırken ya da uyurken seni bütünüyle gören mutlu bir dolap değilim? Neden değilim?
Ve sana hitap ederken her şeyi unutuyorum.
Ne güzel, ne güzel Milena, ne güzel. Hiçbir şey mektubundan yükselen huzur, güven, berraklık kadar güzel olamaz.
Milena, sevgili dostum! Şimdilik araftayım ve gelişin cennetim olacak, seni bekliyorum…
Sustukça birikiyor içimdeki kelimeler, sanki çığlık çığlığa söyleyemediklerim.
Söyleyecek söz bulamıyorum, ne yapayım. Öyle bir sessizlik çöktü ki, bu sessizliğin içine seslenemiyor insan.
Öyle zaman olur ki, odada yalnızken bile ‘yok oluverir’ insan, bunun nedenleri çoktur, kişi yaşarken bile ölebilir.
Sanki bu dünyaya ait değil gibiydim, başka bir dünyaya da ait değildim, sanki bir kenarda benden istenen her şeyi yapmış ama gerçekte çağrılıp çağrılmayacağımı öğrenmek için dinliyordum.
Benim şanssızlığım başta önemli gördüklerim olmak üzere, bütün insanları tüm kalbim ve mantığımla iyi insan olarak görmem.
Bu dünyada olduğun için teşekkürler.
Bu ne güzel bir cümledir, anlamın ağırlığının altında ezilirim...
Yorumlar
Okuduğum en güzel kitaplardan bir tanesi...
Ne güzel yazmış öyle
Bu kitabı hala çok beğenerek okuyorum
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız