Sırada bir başka Mevlevi Şeyhi, Nasır Abdülbaki Dede vardır... Dünyadan 1821'de ayrılan Abdülbaki Dede, önce musikinin tekniğini anlattığı bir kitap yazar, adını "Tedkik ve Tahkik" koyar, sonra "Tahririye" diye bir bölüm ekler sonuna... Tahririye'de, kendi icadı olan bir tür Ebced notasıyla kaydettiği eserler vardır: Zamanın hükümdarı Üçüncü Selim'in gene kendi buluşu olan Suzidilâra makamında bestelediği iki saz eseriyle ayni makamdaki Mevlevi ayini ve Seyyid Ahmed Ağa'nın peşrevi...
Bu dönemde Türkiye batılılaşma yoluna girmiş ve birşeyler değişmeye başlamıştır... Ülke yeni arayışlar içindedir ve notada da yaşanır bu arayışlar. Arayışlara cevap verenlerden biri, Hamparsum Limoncuyan adında bir Ermeni'dir ve tarihe "Hamparsum Notası" diye kendi adıyla anılan bir sistemin mucidi olarak geçecektir. Hamparsum'un notası, sekiz adet basit işarete dayanır. Tiz perdelerde bu işaretlerin alt veya üst taraflarına ya bir kuyruk takılır, yahut bir çizgi eklenir; ritm değerleri de, şekillerin üzerlerine birkaç basit işaretin yerleştirilmesiyle halledilir. Hamparsum notası, Türk Müziği'ndeki özel seslerini tamamını göstermekte yetersiz kaldığı için bir hayli eleştirilmiştir ama, repertuvarı oluşturan eserlerin binlercesi, geçmişte Hamparsum'la yazılıp kaybolmaktan kurtulabilmiş ve bugüne bu sayede gelebilmiştir. 1886'da, Hacı Emin Efendi adında birisi, 72 sayfalık bir kitap çıkartır. Adı, "Nota Muallimi"dir kitabın ve "batı notası" denilen evrensel nota sistemi, ilk kez bu kitapla adım atar Türkiye'ye...
Sonraki yıllarda teoriciler, Türk Müziği'nin özel sesleri için özel diyez ve bemoller çizip bu notaya ilave edecek ve sistem üzerindeki tartışmalar, günümüze kadar sürüp gelecektir. Müzisyenlerimiz yüzyılımızın ilk çeyreğinde, batı notasının artık tek sistem olduğu günlerde bile yeni arayışlar içerisindedir... Rauf Yekta Bey'le Mustafa Nezih Albayrak'ın sistemleri gibi...
Yurt dışındaki bilim çevrelerinde "Türkiye'nin tek musiki bilgini" kabul edilen Rauf Yekta Bey (1871-1935), 1919'da incecik bir kitap yayınlar. Adı, "Türk Notasıyla Kıraat-ı Musiki Dersleri"dir kitabın... Eski Ebced sistemine dayanan ama bir sekizlide 18 işaret yerine 24 sembol kullanan bir nota icat etmiş ve Yegâh makamında bestelediği Mevlevi Ayini'ni bu sistemle notaya almıştır. Önsözünde, "...bu nota tüm ihtiyaçlarımızı giderecektir..." demektedir ama, "Türk Notası", sadece o kitabın sayfaları arasında kalır...
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız