“Mermerin kanaması” Yaralı Amazon heykeli, MS I. Yüzyıla tarihlenen heykelin orijinali İzmir- Efes’te bulunan Artemis Tapınağının girişindedir. Fakat bu heykel çalınmıştır.
Tarihin bir dönemine damga vuran ve kendilerini “Acımasız Savaşçılar” olarak kabul ettiren Amazon kadınlarına, ilk kez Homeros’un (M.Ö. 8. Asır) İlyada ve Odysseia destanlarında rastlarız. Homeros, bu kadınların “erkekler gibi” savaştığı kaydediyor. Ayrıca Truva Savaşı’nda Truvalılara ciddi anlamda destek olduklarını, hatta bu savaşta kraliçeleri Penthesileia’yı kaybettiklerini de yazar. Tarihçi Heredot (M.Ö. 5.yy) ise Amazonların kökeninin İskitlere dayandığını Thermodon kıyısındaki Terme’de yaşadıklarından bahsediyor. Günümüzde Samsun içerisinde olan bu kentin yanı sıra, anlatılana göre Sinop ve Ege bölgesinde bulunan İzmir, Assos ve Baf (Paphos) şehirlerini kuranlar da yine Amazon kadınlarıdır.
Karşı cinse ihtiyaç duymadan kendi kendilerine yetebilmeyi öğrenen bu savaşçı kadınlar, Thermodon Savaşı’nda Helenler tarafından esir alınıp gemilerle Hellas’a götürülürken isyan ederek erkek mürettebatı öldürdüler. Hep kendileri katletmeye alışmış olan ataerkiller ise bu durumu fazlasıyla tuhaf bulacak ve Amazonlara Herodot’un tabiriyle androktones yanı ‘erkek katleden’ lakabını yakıştırmışlardır. Amazonların özeline inmemiz gerekirse eğer; öncelikle bu toplumun sadece kadınlardan oluştuğunu ve hiçbir şekilde erkeklere yer verilmediğini belirtmemiz gerekiyor. Amazon kadınları; ok, yay, mızrak ve labrys isimli iki uçlu baltalarını yanlarına alarak savaşırlar. At üstünde ters durabilmelerinin yanı sıra çok da iyi ok atarlar. Hatta sırf iyi ok atabilmek adına sağ göğüslerini bile hiç acımadan kestiklerini biliyoruz. Bu sebeple isimleri, Yunan etimolojisinde memesiz anlamına gelen mazos kelimesi ile bağdaştırılıyor.
Metropolitan Museum of Art, New York
Kaynak: tarihsanatmitoloji
Yorumlar
Sanat gerçekten harika bir şey!
Neler yapmışlar zamanında öyle
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız