Kavak ağacı sulak yerleri sever. 10-20 metre boyunda olabilir. Ülkemizin her yerinde yetişir. 
Kavakla  ilgili bilgi verince balık sudan çıkıp gerçekten kavak ağacına tırmanıyor galiba diye mi düşündünüz?  Aslında evet, böyle bir balık varmış ama, ağaç kavak ağacı değil.
 

ABD'li uzmanlar; Florida'da ve Belize ülkesinde sular çekildiğinde ağaç dalları ve kökleri üzerinde aylarca yaşayabilen bir balık türü keşfettiklerini açıkladılar. Metabolizmalarını değiştirerek hayatta kalıyorlarmış. Sular yükselince tekrar metabolizmalarını değiştirerek suda yaşamlarına devam ediyorlarmış.
Ancak bizim deyimimizdeki balık bu balık değil, kavak da bildiğimiz kavak ağacı olmayabilir.
 

İstanbul'un, içinde kavak kelimesi olan semterine bakalım. Anadolu Kavağı (Beykoz), Rumeli Kavağı (Sarıyer), Aynalıkavak (Beyoğlu)... 
Kavak kelimesi sadece ağaç anlamında da kullanılmamış. Eskiden deniz gümrüğü işini yapan karakollara kavak adı verilirmiş.
 

İşte deyimimizde  geçen kavak kelimesi semptlerdeki kavak kelimesidir. İklim şartlarının çok sert olduğu dönemlerde buralardan balık avlanması imkansızmış. Balıkların avlanarak karaya yani Kavak semptine çıkarılması mümkün değilmiş.
Sonuçta ağaca çıkabilen bir balık türü de olduğuna göre bu deyimimizdeki kavak kelimesinin ağaç değil semt adı olduğu anlaşılıyor.
 

Anlamı: Gerçekleşmeyecek vaatlerde bulunulduğunda, olmayacak sözler verildiğinde söylenen bir sözdür. "Tabi tabi. Balık kavağa çıkınca. Anladım."