İletişimin en önemli ögelerinden bir tanesi muhtemelen fikirlerimizi ortaya sunabilme kabiliyetidir. Eğer bir insanın konuşulan konu hakkında fikirleri yoksa zaten konuşacak bir şeyi de yoktur. Ancak konuşacak bir şeylerin kalmaması insanı diğer insanların gözünde boş ve anlamsız da gösterebilir. Bunun olmaması için de bir insanın konuşulanlar hakkında bir şeyler söylemesi gerekir ki ortaya son derece saçma diyaloglar çıkabilir.
Örneğin sohbette uzay hakkında bir şeyler konuşuluyor ve bu konuşmalar sırasında herkes bir şeyler söylerken konuyu bilmeyen birisi bir şeyler söyleyemiyor olsun. Ama sırf muhabbetten geri kalmamak için bu kişi de bilmediği konu hakkında hiç bilmediği, sağdan soldan duyduğu yüzeysel fikirleri öne sürüyor olsun. Bu kişinin söylediği pek çok şey muhtemelen yanlış olacaktır ve bu durum masadaki diğer insanlar tarafından fark edilecektir.
Bu fark edildiği zaman ise aslında son derece trajik bir durum yaşanır. Bilmeden konuşan kişi konu hakkında bilgisi olan insanların gözünde aptal konumuna düşer. İletişimde bu kişi bir şeyler söylemek yerine oturup konuşulanları dinleyip sorular sorsaydı yalan yanlış fikirler öne sürdüğü halinden çok daha iyi bir konumda olacaktı. Yani bilmeden konuşmak ve yorum yapmak kadar insanı küçük düşürebilecek bir durum yoktur. Ta bi sohbette olan insanların bir şeyler bilmesi şartı ile. Eğer kişinin yalanları yakalanmıyorsa o zaman bir sıkıntı olmayacaktır. Ama yalanlar genellikle yakalanır.
Yorumlar
İnsan en büyük zararı kendisine veriyor
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız