Sapın tekneyle birleştiği yuvarlak alt kısmına, tekne kuyruğuna doğru incelerek gelen dilim ve filetoların, birleşme yerindeki pisliğini kapatmak için de, sap yuvarlağını sardığı için 'bilezik' adı verilen, tekne ağacından bir kaplama yapıştırılır. Bileziğin cilâsı en sonda tekne ile birlikte yapılacaktır ve ne kadar ince olursa o kadar zarif olur. Sapın takılmasından sonra sıra, göğüs (veya kapağın) tekneye kapatılmasına gelir. Udun en önemli parçası olan kapak; budaksız akçam (ladin) ağacından kesilip uzunlamasına simetrik olarak ve 1-3 mm genişliğindeki çok düzgün elyafının geniş olanları ortaya, ince olanları kenarlara gelecek şekilde yapıştırılmış bir elemandır. Teknenin iç cidarına çarpan seslerin geldikleri açıyla dışarıya çıkmasını kolaylaştıracak 'kafes' adlı üç delik bulunur. Kapağın altında ise, ustadan ustaya az farkla değişen mesafe ve kalınlıklarda yatık veya gibi, tellerin göğse verdiği yükü teknenin yan duvarlarına aktarmaktır. Göğüsle teknenin yatık L profilli birleşmesi fileto denen süs-fonksiyon elemanıyla kapatılır.
Ud perdeliği gelenekte sapla göğsün birleştiği yere kadar yapılır, geniş olan alt ucu, göğüs oyularak yerleştirilen abanoz ağacından kalp motifli (ve tabiî filetolu) bir parçayla bitirilir. Teknesi-sapı-burguluğu sedef ve fildişi kaba kakmalarla doldurulmuş, ağaç oyma kafesine yazılar yazılmış bol süslü udlar Sam ve Kahire işi olup bizim udlarımızdan 2-3 misli daha ağırdır. Sazın sade (bu yüzden de hafif) olmasını tercîh eden Türk lütyelerin yaptığı udlarda tekne-sap-mızraplık bu sebeple süssüzdür. Çağdaş udlarin bir de 'uzun klavyeli' olanı vardır ki ud virtüözü Şerif Muhiddin Targan'ın (1892-1967), piyanodan sonra üçüncü sazı olan viyolonselin tuşundan mülhem olarak başlattığı bir uygulamadır ve bugün pahalı udlarda oldukça yaygındır. Kalp motifli bitirme parçası yerine paralel genişlemeyle büyük kafese kadar uzatılan klavyenin amacı, kafese kadarki 'ileri' pozisyonlarda göğsü parmak temasıyla sağırlaştırmadan, daha net ses almaktır.
Udun 'burguluk' denen elemanı, ıhlamur ağacından yapılıp, yanakları ve arkası teknenin ağacıyla kaplanan U kesitli bir parçadır. Yanaklarında 'burgu' adı verilen kulaklar için özel havya ile üstte 6, altta beş hafifçe konik delik açılmış, yanak profilleri alt ve üstten aynı veya kontrast renkte filetolarla süslenmiştir. Burguluğun tepe ucu, kalitesiz udlarda olduğu gibi küt ve güdük değil, keman sapındaki 'salyangoz'a muâdil "gaga" adı verilen yuvarlak ve oyuklu (tekne ağacından) ufak bir parçayla nihayetlendirilir. Bu işler yapılırken, ince zımparası yapılmış olan göğüs, kirlenmemesi için kâğıtla kaplanmıştır. Artık sıra cilâdadır. Önceki safhalarda sistreyle temizlenip muntazam hâle getirilmiş olan tekne, sap ve burguluk, son olarak çeşitli kalınlıklarda zımparalarla defalarca işlem görerek iyice pürüzsüz hâle getirilir. Cilâ işlemlerinden sonra tekne kurumaya bırakılır.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız