Dimyat; Mısır Nil deltasında çok eski zamanlardan beri oldukça önemli bir ticaret merkezidir. Dokumacılık, balıkçılık, çömlekçilik ve pirinç üretimi açısından zengindir.1517'de Osmanlı idaresine geçen Dimyat şehrinin Limanından en çok gönderilen ürünlerden biri pirinçti ve çoğu Osmanlının İstanbuldaki saraylarına gönderilirdi.
Bizim akıllı çiftçi her sene tarlalarından buğdayı toplar, un ve bulgur tüccarlarına satıp çok para kazanırdı. Ancak daha çok para kazanmak istedi. Bunun için o sene kendi üetimi olan tüm buğdayı bulgur yapılsın diye sattı ve parasını cebine koyduktan sonra gemiyle Dimyat'a pirinç almaya gitti.
Gemi maalesef korsanların baskınına uğradı. Bizim çiftçinin ne kadar altını varsa aldılar. Canını zor kurtardı. Binbir güçlükle İstanbul'a geri döndü. Yine aç, susuz, yorgun memleketine evine ulaşabildi. Ancak gitmeden önce ailesine ait tüm buğdayı bulgur yapılması için sattığından o sene buğdaysız, bulgursuz kaldılar.
Anlamı: Çok daha fazla kazanmak için zorlu yollara başvurup, bu sırada elindekileri de kaybetmek anlamında kullanılan bir deyimdir.
Yorumlar
Yazık olmuş çiftçiye
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız