Size yaşadığım ilginç bir deneyim esnasında yazdığım duygularımdan bahsetmek istiyorum. Üzerine kendi kendime düşünüp merak ettiklerimi biraz da sizinle paylaştım. Sorunun cevabını bekliyorum yorumlarda.
Yaklaşık üç yıl önce ağlayarak gittiğim şehirdeyim şimdi. O otobüs terminalinde oturduğum bankta.
Ne hayaller kurarak geldiğim şehirde ne hayal kırıklıklarıyla dönüyorum diye içim çıkasıya ağlamıştım burada. Üstelik annemin yanında, anneme ağlamıştım. Annemi üzeceğimi hiç hesaba katamadan.
Öyle canım yanmıştı çünkü...
Büyük güzel hayaller kurarak taşındığım şehirden, o hayallerin hiçbirine birazcık bile yanaşamamış, tam aksi yönlerden kalbim kırılmış olarak ayrılmıştım. Tam da şu an olduğum terminalin bankında.
Şimdi ufak bir gülümsemeyle oturuyorum aynı yerde. Sanki hiç kırılmamış, kızmamış, hiç hayallerim yıkılmamış, hiç annemin omzunda ağlamamış, hiç hıçkıra hıçkıra ağlamamışım gibi bir gülümseme.
Duygular zaman aşımına uğrar mı? İki buçuk sene sonra hıçkıra hıçkıra ağladığın banka gülümseyerek oturabilir misin? Normal mi yani?
Hiçbir şey hissetmiyorum şimdi. Bir zamanlar büyük hayallerim yıkılmıştı bu bankta, hayatımın yönü istemediğim bir yöne dönmüştü. Onun ağlamasıydı bu. Hayallerim yıkılmış, hiç istemediğim bir yöne gidiyordum, yokuş aşağı gibi ya da akıntıya kapılmış gibi. Karşı da koyamıyordum. Onun ağlamasıydı.
Kabullenmişlik mi denir buna? Olabilir.
Ama kesinlikle duygusuzlaşmak veya unutmak değil bu. O içimin çıkasıya ağlayışımı, ne hissettiğimi hatırlıyorum hala. Ne kadar canımın yandığını, kalbimin ne kadar kırıldığını, gözyaşlarıma nasıl karşı koyamadığımı unutmadım.
Hayır üç sene öncesi gibi değil üç gün öncesi gibi hatırlıyorum hem de.
Ama geçmişti işte.
Şimdi bomboş oturduğum aynı bankta şunu düşünüyorum zaman aşımı duygularda da geçerli bir şey mi? Hissettiklerimiz bir süre sonra zaman aşımına uğruyor mu sizce de?
Yoksa bunun başka bir adı var mı benim bilmediğim?
Yorumlar
Bence uğrarlar
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız