İnsanların sahip olduğu fikirler, onların hayatta kim olacaklarını, nasıl insanlar olduklarını, gelecekte nelere sebep olacaklarına belirler. Fikirler son derece tehlikelidir. Onları en çok tehlikeli yapan şey ise, yanlış bir fikrin bir kere insanın kafasına yerleştikten sonra bir daha çıkarılamayacak olmasıdır. Bu, doğru fikirler için de geçerlidir. Fikirlerin en temel özelliklerinden bir tanesi, insanların aklına girdiği zaman çıkmasının son derece zor olmasıdır. Ve ne yazık ki yanlış fikirler de bu konuda doğru fikirler kadar güçlüdür.
Peki yanlışla doğruyu fikir bazında nasıl ayırabiliriz? Bunu da yapmanın şöyle bir yolu vardır. Öncelikle tamamen doğru veya tamamen yanlış diye bir şeyin olmadığını belirtmek gerekir. Bunu belirttikten sonra fikirler kabaca iki çeşide ayrılırlar. En azından temellendirilme çizgileri açısından. Fikirler ya inanç temelli olur veyahut da gerçekçi olaylardan temel alarak oluşturulurlar. Doğadan temel alırlar, gerçeklerden temel alırlar.
İnanç temelli fikirler, örneğin, pek çok dini inanış ya da ideolojik bakış açısı inanç temelli fikirlere örnek verebilir. İnanç temelli fikirlerin ise yanlış olmaya daha yatkın olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü kanıtlanamayan veya kanıtlanamamış argümanlardan geldikleri için genellikle yanlış olma potansiyelleri daha yüksektir. Gerçekçi temelli fikirlere göre bir fikrin doğruluğunu veya yanlışlığını anlamak, onun inanç mı yoksa gerçekçi temellerinin sahip olduğuna bakmakla anlaşılabilir.
Yorumlar
Fikirler realitelere dayanmalı
Doğru.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız