Hz. Musa zamanındaki Firavun kendisinin Tanrı olduğunu savunuyordu. Büyücüleri, zamanında gelecek peygamberin onun bu hayalini bozacağını haber verdi. Halkının tüm erkek çocuklarını öldürdü.
Ama olacakları değiştiremediği gibi Allah, Hz. Musa'yı ona evlat olarak gönderdi de zamanın peygamberini onun sarayında yetiştirdi. Zira inançlı biri olan Firavunun eşi, Musa'yı ağaçların arasında bir su kenarında sepet içinde bulmuştu. (Mu; su, Sa; ağaç demek)
Mısır saraylarında güzel imkanlar içinde büyüyen Hz. Musa, gençliğinde kendisinden yardım isteyen birisinin düşmanını öldürünce yakalanmaktan çekinip, Medyen' e Hz. Şuayb' in (Medyen Kavmi) yanına geldi ve ona sığındı. Hz. Şuayb kendisinde bulunan özel asayı Hz. Musa'ya verdi. Peygamberlik emri gelince Mısıra geri döndü ve Firavun ile mücadeleye girerek oradaki zulüm görenleri kurtarmaya çalıştı. En büyük yardımcısı bir peygamber olan öz kardeşi Hz. Harun'du.
Firavun, Hz. Musanın 9 mucizesini görünce inanacak gibi oldu ama kötü veziri Haman bunu engelledi. O dönemde kendini ispatlamanın yolu sihirbazlıkta usta olduğunun gösterilmesiydi. Panayır kuruldu, bütün halk ve Firavunun en iyi sihirbazları toplandı. Hz. Musa, Allahın yardımı ile tüm sihirleri yendi ve tüm sihirbazlar Hz. Musanın peygamberliğini kabul ettiler ama bu yüzden öldürüldüler.
Hz. Musa kendisine inananlar ile beraber, bir gece, Kızıldenizde asası ile bir koridor açarak karşıya geçtiler. Arkadan gelen Firavun ve ordusu Kızıldenizde çamura gömülerek boğuldular. Firavun son anda inandığını söyledi ama işe yaramadı. Kıyamete kadar lanetlendiler. Firavun kıyamette de kendine inananları peşine katıp ateşe götürecek.
Yorumlar
Bir şey olacaksa oluyor. Bu güzel yazı için teşekkürler
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız