Gelin bugün ölüm yıl dönümü olan George Orwell'ın bu önemli kitabının özetine bakıp, karakter analizini beraber yapalım.

O zaman; Hayvan Çiftliği!

ÖZET

Hayvanlar Bay Jones'u devirmeye karar verir. Bay Jones koca bir çiftliğin sahibidir. Çiftliğinde ise Koca Reis dedikleri bir domuz bir gün bir rüya görür. Kıtlık ve sefalet içinde yaşamaktan bıkmış ve bu durumu değiştirmek isteyen Koca Reis, diğer hayvanları toplayarak bir toplantı yapar. Bu toplantı devrim yapmak içindir. Hayvanlara rüyasından bahseder ve üç gün sonra öldürülür. Ondan geriye son konuşması ve İngiltere Hayvanları adlı şiir kalmıştır. Yine de Koca Reis son konuşmasıyla diğer hayvanlarda etki yaratabilmiş, ufuk açmayı başarmıştır.

Sahipleri Bay Jones’un yem saatlerini unttuğu bir gün, önceden planlanmış olmamasına rağmen isyan patlak verir ve devrim umduklarından da kısa bir süre içerisinde tamamlanır. Çiftliğin sahibi Bay Jones çiftlikten uzaklaştırılır. Artık en zeki olarak tanımlanan domuzlar diğerlerine önderlik yapmaya başlarlar. 

İlk iş çiftliğin adını değiştirmektir. Çiftliğin sahibi artık yalnızca kendileri olduğu için, çiftliğin adını "HAYVAN ÇİFTLİĞİ" koyarlar.

Liderlik sürecinde iki domuz ön plana çıkar: Napolyon ve Snowball. Napolyon otorite sahibi, Snowball ise etkili konuşan ve parlak zekaya sahip olandır. İkisi birlikte Koca Reis’in fikirlerinden yola çıkarak “animalizm” adında bir öğreti ortaya koyarlar. Zincirleri, kamçıları, burun halkalarını ortadan kaldırırlar. Bunun üzerine de yedi emiri yazıp, ahırın kapısına asarlar.

Yedi Emir:

• İki ayak üzerinde yürüyen herkesi düşmanın bileceksin
• Dört ayak üstünde yürüyen ya da kanatları olan herkesi dostun bileceksin
• Hiç bir hayvan giysi giymeyecek
• Yatakta yatmayacak
• İçki içmeyecek
• Hiç bir hayvan bir diğerini öldürmeyecek
• Bütün hayvanlar eşittir.

Bütün bu kuralar tüm hayvanlar tarafından benimsenmiş ve beklenen devrim gerçekleşmiştir. Ancak zamanla Napolyon ve Snowball birbirini çekememeye başlayıp, ikisi de yeni düzenin tek adamı olmak istemektedir. Domuzlar şişmanlayıp, içki içmeye başlarlar. Hayvanlığın eşitliği ilkesine uymayan davranışlar baş göstermeye başlar. Duvardaki ilkeleri de işlerine geldikleri gibi değiştirmişlerdir. Koca Reis'ten sonra hayvanların eşitliği pek de uzun sürmüyor yani. Bu ilkelere aykırılık ve değişen ilkeler bir süre daha devam ediyor. Bir gün bir gürültüyle tüm hayvanla dışarı koştuğunda bir domuzu duvarın dibinde parçalanmış bir merdiven ve boyayla bulunca gerçekler ortaya çıkıyor. Ve duvarda şöyle bir yazıyla tüm hayvanlar başbaşa kalıyor:

"Bütün hayvanlar eşittir FAKAT bazı hayvanlar ötekilerden daha fazla eşittir.”

Bu karakterler gerçek hayattaki birilerini temsil ediyordu. Kimdi bu isimler?

Bay Frederick: Hitler’i temsil eder.

Bay Jones: Devrimden önce Rusya lideri olan Çar II. Nikola’yı temsil etmektedir.

Bay Pilkington: İngiltere ve Amerika’yı temsil eder.

Bay Whymper: Dönemin Sovyet Rusyası ile iş yaparak zenginleşen kapitalistleri sembolize eder.

Benjamin: Rusya’nın yaşlı kesimini ya da entelektüellerini veya Orwell’in kendisini temsil ettiği düşünülür.

Boxer: Sovyetler Birliği’nin kurulmasına yardımcı olan ve Stalinciler tarafından ihanete uğrayan Rus işçi sınıfını temsil eder.

Clover:  Köylüler ve işçileri sembolize etmektedir.

Kedi: Yeni düzeni kabul etmeyen ancak buna rağmen sessiz kalan kesimleri temsil eder.

Koyunlar: İktidar yanlısı, söylenen her şeyi eleştirmeden ve düşünmeden kabul eden, her şeye inanan cahil halk kesimlerini temsil eder.

Minimus: Vatandaşların düşüncelerini kontrol altına almayı amaçlayan totaliter bir devlette sanatın propaganda aracı haline dönüştürülmesini temsil etmektedir.

Mollie:  Kapitalist orta sınıfı temsil eder.

Moses:  Rus Ortodoks kilisesini temsil eder.

Koca Reis: Karl Marx'ı temsil eder.

Ah Koca Reis yine ve yine gördük ki bu dünya kimseye Karl Marx...