Birkaç balıkçı küçük gölün kenarından geçiyorlardı. Üç balık gördüler. Balıklar av olacaklarını anlamışlardı. Birinci balık, eyvah, diğer balıklarla ne yapacağız diye konuşma vakti değil, dedi. Ters yöne doğru kendini atıp çok büyük zorluklar çekerek,  açık denize kavuştu ve kurtuldu. Zor ve uzun yolu seçmişti. 
    İkinci balık iyi dostundan ayrıldığı için üzgündü ama kurtulduğuna da sevindi. Ben de bari kendimi ölü göstereyim de kurtulayım, dedi ve karnını yukarı sırtını aşağıya çevirerek ölü taklidi yapmaya başladı. Ölmeden önce ölmek te kurtuluştur diyordu. Balıkçı çok üzüldü. Ölü sandığı balığı eline aldı ve toprağa bıraktı. Balık birden canlanıp sıçraya sıçraya öbür taraftan suya attı kendini ve kurtuldu. 
     Üçüncü balık ise yakalanmamak için suyun içinde bir o tarafa bir bu tarafa çırpınıyordu.  Ama avcıların ağından kurtulamadı. Kızgın tavaya konunca kendi kendine, eğer kurtulursam bir daha sadece denizlerde gezeceğim. Uçsuz bucaksız sularda eminde olacağım, diyordu. Sizce kurtulmuş olabilir mi...
Birinci balık, akıllıları
İkinci balık, yarı akıllıları
Üçüncü balık, akılsızları temsil ediyor.