Ömürlerinin kısalığı ile akıllara kazınan kelebekler, bizler için her zaman zararsız ve narin canlılardır. Odamızın penceresinden içeri girerken ya da çiçeklerin etrafında uçtuğunu gördüğümüzde bile “nasılsa bir günlük ömürleri var, en iyisi rahatsız etmemek” düşüncesi, bizi mutlaka etkisi altına almıştır.
Ancak 20 bine yakın farklı türüyle bu canlıların ömürlerinin bir ya da birkaç gün olduğu, yalnızca bir şehir efsanesinden ibaret. Canlı renkleri ve kusursuz desenleriyle adeta bizleri büyüleyen bir görüntüye sahip olan bu böcek türü, bilinenin aksine çok farklı özelliklere ve yaşam sürelerine sahip.
Türkiye'de yaklaşık 360 farklı türünün bulunduğu bu canlılar, oldukça meşakkatli ve olağanüstü bir yaşam döngüsüne sahip.
Bir kelebeğin ömrü; türüne, büyüklüğüne, çevresine ve yetişkinliğe dönüştüğü yılın zamanına bağlı olarak değişiklik gösterir.
Tüm bu farklılıklara rağmen bu canlı türünün tamamı için ortak olan bir şey var ki o da yetişkinliğe erişebilmek için geçirdikleri evreler. Kelebeklerin hayatı, bir yumurta olarak başlar ve bir tırtılın yumurtadan çıkması 5 ila 10 gün sürer. Sonraki 2 ila 4 hafta içinde ise tırtıl büyür ve ardından pupa şeklini alır. Bu pupa aşaması 10 ila 15 gün devam eder ve devamında yetişkin kelebek ortaya çıkar. Bu döngü, “metamorfoz” olarak adlandırılır.
Bir kelebeğin boyu ve büyüklüğü, ne kadar süre hayatta kalacağını belirleyen tek faktör olmasa da bu canlıların yaşam süresinde önemli bir role sahip. Daha büyük kelebek türleri, küçük olanlara kıyasla daha uzun yaşar ve dişi kelebeklerin ömrü, erkeklere oranla çok daha uzundur.
Belli bir süre aralığında yaşadığı bilinen bazı türlerin, hayatta kalabildiği gün sayısı ise farklı etkenlerin rol oynamasıyla nesilden nesile değişebilir ve bu sayı, ortalamanın üzerine çıkabildiği gibi düşme eğilimi de gösterebilir.
Tüm bu etkenlerin yanı sıra iklim, kelebeğin yaşam süresini etkileyen faktörlerin başında gelir. Soğuk hava genellikle kelebekleri hareketsiz kılar ve düşen bu sıcaklık, onlara hareket etme sinyalleri gönderir. Yetişkin bir kelebek, hava soğumaya başladığı takdirde Güneş ışığı aramak için eğer güneye göç etmezse hava ısınana kadar kış uykusuna yatar.
Bu sayede kelebek, ortalama ömrünün ötesinde çok daha uzun süre yaşayabilir. Bu durum tamamen iklime bağlı olarak değişir.
Özellikle Tavuş kuşu, Küçük Kaplumbağa Kabuğu, Kızıl Amiral, Virgül ve Kükürt isimli bu kelebek türlerinin, kışı ağırlıklı olarak çeşitli binalarda ya da tünellerdeki soğuk ve nemli deliklerde saklanarak geçirdiği bilinir.
Yaşam evrelerinin her biri farklı zaman aralıklarında meydana gelen bu canlıların ömrü ortalama 3-4 hafta. Dev Kırlangıç Kuyruğu, Doğu Kaplanı Kırlangıç Kuyruğu, Siyah Damarlı Beyaz, Kızıl Amiral ve Siyah Kırlangıçlar yaşam süresi en kısa olan kelebek türleri olmakla birlikte bu süreç 7 gün ila 25 gün arasında değişir. Küçük Mavi ve Bakırlar ise 1 hafta ile en kısa ömürlü kelebeklerdir.
Sıra dışı renkleriyle dikkati çeken bu canlıların bazı türleri aylarca yaşamına devam edebilir. Hükümdar ve Kırlangıçlar'ın yaşam süresi, yaz aylarında ortalama 1 ayı bulabilir ve bu iki tür Meksika ya da Kaliforniya kıyılarına göç ettikleri takdirde 6 aya kadar hayatta kalabilir. Aynı şekilde Uzun Ömürlü Şampiyon isimli tropikal bir kelebek de yetişkinlik evresinde 6 ay kadar yaşayabilir.
Göçmen Olmayan Kuş ortalama 1-2 ay yaşayabilirken Körfez Fritilleri 1-3 ay, Göçmen Hükümdarlar 6-8 ay, Kuzey Amerika Hükümdarları 8 ay, Kırmızı Amiral Kelebekler 10 ay, Tavuş Kuşları ise 11 ay hayatta kalabilir.
İdeal yaşam koşulları sağlandığı takdirde 12 ay hayatta kalabilen Kral kelebekler, Orta ve Güney Amerika’da yaşar.
Bu türün yanı sıra İngiltere’deki en yaygın kelebek türlerinden olan Boyalı Hanım ve Bağa da 12 ay yaşayabilir. Bu sürece 3 gün yumurta dönemi, 10 gün tırtıl aşaması, 7 gün pupa dönemi ve 2 hafta sonra yetişkin aşamasına geçişi dahildir.
Yas Pelerini, Kaplumbağa Kabukları, Açı kanatları, Mourning Cloak, Anglewings ve Tortoiseshells gibi bazı kelebek cinsleri de 1 yıl hayatta kalabilen kelebek türleri arasındadır.
İçinde bulundukları vahşi doğada çeşitli kuş, böcek ve diğer yırtıcı hayvanlara maruz kalmaları, bu canlıları ölüme daha çok yaklaştırır. Habitat kaybı ve avcı saldırılarının yanında son yıllarda ekinlerde ve tarlalarda pestisit kullanımı da hem kelebeklerin hem de çeşitli böcek ve tarla hayvanlarını daha hızlı ölüme getiren tehlikelerin başında gelir.
Kaynak: 1
Yorumlar
Yok böyle bir ömür
Çok güzeller, daha uzun yaşıyor olmalarına çok sevindim
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız