ZAHMETSİZ RIZIK

    Adamın biri hiç eziyet çekmeden rızık istiyordu. Allaha ' Beni tembel yaratan sensin. O halde parmağımı bile kıpırdatmadan bana yüklüce bir servet gönder' diyordu. Halk bu duasını duyunca çok güldü. Onun sarhoş olduğunu düşündüler. Alay ettiler. 
    Günlerden birgün yine adam ağlayarak inliyerek aynı duayı ediyordu. Derken bahçe kapısı açıldı ve içeri büyük bir öküz giriverdi. Adam çok sevindi, işte rızkım diyerek Allaha şükretti ve öküzü bir güzel kesip parçaladı. 
    Öküzün sahibi olayı öğrenince soluğu Davud Peygamberin yanında aldı. Adamı şikayet etti. Öküzünün parasını istedi. Davud Peygamber adamı çağırttı. Adam ' Ama ben yalvara yakara dua ettim rabbim de bana o öküzü gönderdi. ' demekteydi. Davud peygamber bu cevaba çok sinirlendi. Dua ile mal gelseydi kimse çalışmazdı, en zenginlerimiz de dilenciler olurdu, dedi. Adam duam sıradan değildi . Ben 7 yıl hiç durmadan ağlayarak inleyerek sabırla  dua ettim, diye cevap verdi.
    Davud Peygamber yine de adamı haksız buldu. Ekin ekmedikçe ürün senin olamaz. Adam bu karara çok üzüldü ve Ey Rabbim benim kalbime verdiğin nurdan Davud Peygambere de ver diye dua etti. Duası o kadar içtendi ki Davud Peygamber ürperdi ve asıl kararını ertesi gün vereceğini açıkladı.
 

ZAHMETSİZ RIZIK

    Ertesi gün herkes Davud Peygamberin yanında toplandı. Peygamber Davacıya davandan vazgeç öküzü helal et, dedi. Davacı bu nasıl karar böyle diye itiraz ett. Davud Peygamber 'Hatta ne kadar malın mülkün varsa onları da bu adama ver. Daha fazla da itiraz etme sakın' dedi. Ama Davacı iyice sinirlenip böyle adalet olmaz deyince Davud Peygamber 'O halde eşini ve çocuklarını da o adama vereceksin. Daha fazla da konuşma sakın' dedi. Adam sinirden dövünmeye başladı. Bu karar bir peygambere yakışmaz diyordu.
    Davud Peygamber, tamam gelin benle o zaman diyerek bütün herkesi şehrin dışında bir bahçeye büyük bir ağacın altına götürdü. Anlatmaya başladı. 'Ey davacı, sen bir zamanlar köleydin. Parası için Efendini bıçaklayarak öldürdün ve şu ağacın altına gömdün. Onun servetini ve eşini de aldın' dedi. Toprağı kazdılar üzerinde davacının adının yazılı olduğu bıçağı buldular.  Durum anlaşılmıştı. Davacıyı hapsettiler. Herşeyini de esas sahibi olan davalı adama verdiler. Zira adam öldürülen efendinin oğluydu. 
Öküz; Beden, kötülük.
Davacı; Nefs.
Davalı; Akıl.

    Nefs efendisini öldürüp ululuk taslayandır. Sen aklını kullanarak kötülüğü yok et. Kendini kurtarmak isteyip yalanlar söyleyen nefs ile savaş. Seni her fırsatta kandırmaya çalışan nefse kanma. O herkesi kandırabilir ama bir peygamberi kandıramaz. 
Nefs toprak bedende kendi yurdundadır ama akıl sadece misafirdir.
 

Yorumlar

  • Çok güzel bir hikayeymiş

  • Hikayede kayboldum resmen.

  • Olay nereden nereye geldi

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Akdağ Milli Parkı – Afyonkarahisar, Denizli
Abant Gölü Milli Parkı – Bolu
Derebucak Çamlık Mağaraları Milli Parkı – Konya
Sarıçalı Dağı Milli Parkı – Ankara

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Yarı Bilgili

probiyotik

Tıp ve Savaşların Katkıları

bubble30
Nielawore

LET'S EXPLORE THE DARK UNIVERSE!

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun