Depremin ardından takip eden günlerde bölgedeki ihtiyaçlara yönelik yardımlar toplandı ancak bu yaralar yalnızca battaniyeyle ya da toplanılan milyarlarca lirayla kolayca sarılacak türden değil. Ayrıca şu an bu bölgeye olan duyarlılığın fazla olduğunu ancak zamanla bu ilginin dağılacağını maalesef biliyoruz. Çünkü genellikle böyle oldu.
Dersler çıkarıp önlem almak yerine, öncekilerden daha büyük bir yıkım yaşayana dek zaman içinde olan biten her şeyi unutmayı tercih ettik. Bu kez daha farklı olabiliriz. Her şeyden öte bir an evvel insanlar ve diğer tüm canlılar sosyal yaşama tekrar entegre olabilmeliler. Bir anlamda sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmemiz gerekiyor.
Yaşananların üzerine Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde yer alan en temeldeki basamaklar zarar gördü. Afet dönemlerinde öncelikli ve acil ihtiyaçlar genelde ilk iki basamağa indirgenebiliyor. Çünkü yeme-içme, barınma, güvenlik gibi insanın hayatta kalmasını sağlayan en temel maddeler sarsılmış oluyor. Bu nedenle öncelik sırasında yer alıyorlar. Bunların biri bile gerçekleşmediğinde insan olarak kendimizi eksik hissediyoruz ve ruh sağlığımız etkilenebiliyor. Dolayısıyla da kişinin kendini gerçekleştirebilmesi için tüm basamaklar sağlam olmalı.
DEVAMI İÇİN TIKLAYIN.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız