2. Mahmud 1785 yılında doğdu.1. Abdulhamid’in oğlu olan 2. Mahmud 4. Mustafa’nın tahttan indirilmesi ile 1808 yılında padişah oldu. Tahta çıkmasında 4. Mustafa’yı tahttan indiren Alemdar Mustafa Paşa’nın doğrudan etkisi oldu. Bu yüzden 2. Mahmud’un tahta çıktığında ilk icraatlarından birisi Alemdar Mustafa Paşa’yı sadrazam yapmak oldu. Sonrasında 2. Mahmud’un emri üzerine Osmanlı Devleti’nde yok olan devlet otoritesini yeniden sağlamak için Sened-i İttifak çıkarıldı. Sened-i İttifak için Osmanlı tarihindeki ilk anayasa diyebiliriz. Aynı yıl ortadan kaldırılan Nizam-ı Cedid ordusu yerine Sekban-ı Cedid ordusu kuruldu. Ancak bu olaya yeniçeriler isyan ettiler. Bu isyanlar sırasında Alemdar Mustafa Paşa hayatını kaybetti ve Sekban-ı Cedid Ocağı kaldırıldı.
Tüm bunlar yaşanırken 1806 yılında başlayan ve hala devam eden Osmanlı – Rus savaşı tüm şiddetiyle sürüyordu. Bir de bu savaşın üzerine 1807 yılında Büyük Britanya Osmanlı’nın Napolyon ile yaptığı boğazlar ile ilgili anlaşmayı ve Rusya’ya karşı birlikte savaşma planını öğrenmişti. Bu olayın üzerine Napolyon Fransa’sıyla savaşan Büyük Britanya Osmanlı Devleti’ne de savaş açmıştı. Ancak Büyük Britanya ordusu ve donanması hem İstanbul hem de İskenderiye’de yenilgiye uğrayınca taraflar arasında 1809 yılında Kale-i Sultaniye Antlaşması yapılarak barış sağlanmıştı. 1811 yılına gelindiğinde neredeyse bütün Avrupa’yı istila eden Napolyon komutasındaki Fransa ordusu yönünü Rusya’ya çevirmişti. Bunu gören Rus yönetimi Rus ordusunun bir bölümünü Osmanlı – Rus savaşından uzaklaştırmıştı. 1812 yılında ise Osmanlı ile Rusya arasında Bükreş Antlaşması yapıldı.
Bu antlaşmaya göre Rusya sadece Besarabya bölgesini alacak ve işgal ettiği diğer bölgelerden çekilecekti. 2. Mahmud Bükreş Antlaşması’nın getirdiği barış ortamını fırsata çevirerek iç meselelere odaklandı. 1813 yılında Sırp isyancılara karşı başlatılan mücadele başarı ile bitti. Aynı yıl 2. Mahmud otoritesine isyan eden yerel yöneticiler üzerine askeri saldırılar yaptı ve Osmanlı Devleti’nin pek çok noktasında devlet otoritesi yeniden sağlandı. 1820 yılına gelindiğinde ise İran Rusya’ya karşı kaybettiği toprakları telafi edebilmek için Avrupalı devletlerin kışkırtmalarıyla Osmanlı sınırlarına akınlar düzenlemeye başladı. Bu akınların sürekli olarak artması üzerine aynı yıl Osmanlı Devleti İran’a savaş ilan etti. 1823 yılına kadar süren savaşta İran ordusu Erzurum ve Diyarbakır’a kadar ilerledi. Ancak İran ordusunda başlayan salgın hastalık sebebi ile İran ordusu ağır kayıplar verdi.
1823 yılında İran hükümdarı Osmanlı Devleti ile barış yapmak istedi ve taraflar arasında Erzurum Antlaşması yapıldı. Bu antlaşma ile İran ele geçirdiği yerlerden geri çekilerek eski sınırlarına geri döndü. Bu olaylar yaşanırken Yunanistan’da 1821 yılında isyanlar başlamıştı. Yunan isyanları Fransa ordusu başta olmak üzere bütün Avrupa’dan destek aldığı için bir türlü bastırılamamıştı. 1827 yılına gelindiğinde Osmanlı hala Yunan isyanlarıyla uğraşırken Rus, Fransız ve İngiliz deniz kuvvetleri Navarin’de bütün Osmanlı deniz kuvvetlerini yaktı. Osmanlı Devleti bir anda denizlerdeki gücünü kaybetmişti. 1828 yılında ise Rusya Yunanistan’ın bağımsızlığını Osmanlı Devleti’ne kabul ettirmek için Osmanlı Devleti’ne savaş açtı.
1829 savaş Rusların galibiyeti ile sona erdi. Savaşın sonunda Edirne Antlaşması imzalandı. Bu antlaşma ile Ruslar Osmanlı’dan toprak almadı ama Yunan Krallığı Mora ve Attika yarımadaları ile Eğriboz ve Kiklad adalarında kuruldu. Tüm bunlar yaşanırken 1826 yılında Yeniçeri Ocağı ortadan kaldırıldı. Bu olaylar yaşanırken 1825’li yıllardan beri Osmanlı’ya bağlı Cezayir’in yerel yönetimi ile Fransa arasında mali anlaşmazlıklardan dolayı süren bir gerginlik söz konusuydu. Bu gerginlik en sonunda Cezayir tarafının Fransa’ya karşı yaptığı diplomatik bir hakaret ile savaşa dönüştü ve 1830 yılında Fransa’nın Cezayir’i işgal etmesiyle sonuçlandı. Osmanlı ise Navarin’de donanmasını kaybettiği için ve 1 yıl sonrasında patlak verecek olay iç savaştan dolayı Cezayir’e müdahale edemedi. 1831 yılında ise Mısır’ı Osmanlı adına yöneten Kavalalı Mehmed Ali Paşa Yunan isyanında kaybettiği askerlerin ve maddi kaynakların bir karşılığı olarak Suriye’nin de yönetimini almak istedi.
Ancak onun bu isteği 2. Mahmud tarafından kabul edilmedi ve Kavalalı Mehmed Ali Paşa isyan etti. Mısır ordusu karadan ve denizden Suriye’yi istila etti ve Anadolu’ya kadar ilerledi. 1832 yılında Mısır ordusu ile Osmanlı ordusu Konya’da Konya Savaşı’nı verdi. Bu savaşı Mısır ordusu kazandı. 1833 Osmanlı Ruslardan yardım istedi ve Ruslara boğazlarda özel haklar tanıyan Hünkar İskelesi Antlaşması’nı yaptı. Rusların boğazlarda hak elde etmesi Avrupalı devletleri son derece korkutmuş ve sinirlendirmişti. Derhal bu savaşa son vermek isteyen Avrupalı devletler başta Fransa ve Birleşik Krallık harekete geçti. Avrupalı devletlerin arabuluculuğuyla 1833 yılında Mısır ve Osmanlı arasında Kütahya Antlaşması yapıldı. Bu antlaşma ile Kavalalı Mehmet Ali Paşa artık hem Mısır’ı hem de Suriye’yi yönetecekti. Ancak iki taraf da bu antlaşmadan memnun kalmamıştı. 1839 yılına kadar iki taraf da yeniden çıkacak bir savaş için gerek diplomatik gerekse askeri hazırlıklara başladı. 1839 yılında Mısır yönetiminin Osmanlı Devleti’ne vergi ödemeyip 2. Mahmud’un otoritesini kabul etmemesi üzerine Osmanlı yönetimi Kavalalı Mehmed Ali Paşa’ya savaş ilan etti. Aynı yıl iki ordu arasında Nizip Muharebesi yapıldı. Bu muharebede Osmanlı ordusu çok ağır bir yenilgi aldı. Bu yenilgi yaşanırken 1839 yılında 2. Mahmud hayatını kaybetti.
2. Mahmud döneminde neler yaşandı?
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız